8
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
990
Okunma
Sesin benim için neşe kaynağıyken
Güneş gibi doğamadım kapına
Çalamadım
Ben geldim diyemedim.
Kar yağarken yollara
Kendimden kardan adam yapıp
Gel izle diyemedim.
Vurgun yemiş sahillerde
Ayak izlerini görememişken
Vapurlar geri dönmezken
Ufku yara yara
Bir şişe içinde not bırakamadım.
Dağları sırtlamışken omzuma
Ve bir o kadar da seviyorken seni hala
Sahipsiz bir kır çiçeği gibi
Bırakıyorum dağ başlarında…
Irmaklar akıyor, giriyor rüyalarıma
Çöller yeşeriyor, bir kahkahanla
Ve ben suluyorum seni
Gözyaşlarımla.
Solmasaydın ellerimde, batmasaydın gözlerimde
Gözlerimi kapamıyorum.
Sen açacaksın yanaklarımda
Akacaksın kirpiklerimden
Kimseler bilmeyecek.
Hoşça kalın, hoş kısmında seni bırakıp
Sensiz yarınlara kalıyorken
Mektupların yırtık kısmına hapsolup
Kırık bir pencereden bakıyorum hayata.
Kanadı kırık bir kuş gibi uçmaya çalışıyorum
Buğday tanesi gagamda
Ekmek, ekmek ve su
Dağları sırtlamışken omzuma
Bir mısra düşüyor, ağlamaklı
Yıkılıyorum, kalıyorum altında
Gitmeler bana, göçmeler bana
Köşe başları bana.
Ağıt yakan şiirler
Yüreği dağlanan yürekler bana.
Zindanların karanlıkları ve yosun kokusu
Unutulmuşluğun verdiği yeniklik korkusu
Gözlerim umutlarımın mezarı
Kır zincirleri diyemedim.
Volkanlar yüreğimde ak ve git
Bırak beni gölgende
Söylenmeyen sözler cebimde
Bir paket sigara gibi içiyorum işte.
Dağılsın dumanlar, dağılsın düşünceler
Düşünce suçlusu gibi geceler
Prangalar, kelepçeler ve ruhumda izler
Parmak uçların.
Gözlerinin elası ve bir o kadar da İstanbul
Sokaklarının yasak belası
Aşkının fukarası, dilenemedim
Seni seven benim diyemedim.
Bütün hatalarını sırtlanıp, karayolların
Yastık altı özlemleriyle
Bir çiçek derememenin hasretiyle
Saçındaki beyazları izliyorum.
Buğulu gözlerimin hapsi
Seni görmeye gelemedim.
Sesin benim için neşe kaynağıyken
Güneş gibi doğamadım kapına
Çalamadım
Ben geldim diyemedim.
M.S./2009
Kahramanmaraş