Ah Ormanlar!..

Afrika’nın içine düşmüş
Ha bodur ağaçlarla dolu
Ha selviye inat endamlı...

Dünyaya doluşmuş,
Ormansa yaşamın bir yanı
Tırnak içinde söylüyorum
’dokunulmamalı’

Bir ormana düşerse yolunuz
Her ağaca bir isim verin.
Esmer gövdeli olanlara;
’Eli ha’
Gittikçe açık renkli olanlara;
’Maria’

Sonra orada düşler kurun!
Düşlerinize eli baltalı adamlar ekleyin
Fabrika kurmak için ağaçlar kestiklerini düşünün
Ve bağırın...
Dokunmayın Eliha’ya.
Durun hemen ağlamaklı olmayın
Şimdi düşlerinizi genişletmeye başlayın
İnsanların ellerinden baltaları alın
Ağaçları silin
Silin ve kurtarın.
Yerineeeeee,
Orman yerine keyfiniz bilir ama
Bence IRAK’I ya da Afganistan’ı bırakın
Düşleriniz genişlese demi ağlamaklısınız?
Ne olur yapmayın! Parantez içinde söylüyorlar-
( Her şey sizin için ) Duyunda inanmayın!

Düşünün hepimiz bir ormanız
Hıçkırıklar içinde söylüyorum lütfen anlayın
’Her gün bir dalımızı buduyorlar’
Anlamadınız mı yoksa beni?
Bari anlamış gibi yapın...

Tırnak içinde ya da parantez açarak söylüyorum
Ama kusarcasına...
’Ne kadar budansa da dallarımız
Tomurcuklar bizde saklı budaklanırız’
Biz ORMANIZ
İçimizde Baharlar Biriktiren.
Yakında hesap soracağız...