6
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
1291
Okunma
KARŞILAMA
geleceksin diye
yarını öne aldım
sözü var
vaktinden önce doğacak güneş
bırakıp bir kenara hüzünlerimi
şöyle amanlı bir türkü tutturup
hoş geldin diyeceğim
geleceksin diye
hatırladım unuttuklarımı
tembih ettim gökyüzüne
kullanıp notaların en kalın sesini
yaparak tüm cömertliğini
sevdiğin türküleri çalacak
yani bizim türküleri
kapıyı açık bıraktım
hoşlandığın yemek var ocakta
bilesin diye söylüyorum
kendime ayırdım ekmeğin bayatını
yatırmak için kötülükleri musalla taşına
menekşe kokusu yaydım odaya
anladım bir kez daha
menekşeyi ve seni
duruyor astığım yerde hala
yıldızlı adamın resmi
her şey tamam
yerli yerinde yani
tuz biber şeker
hava müsait karşılamaya seni
baharın ilk ay’ı
ve ben terk etmedim hala savunduğum şeyleri
sen geleceksin diye
taklidi olmayan sesler
beklemekteydiler gökyüzünde hazır
ölçülmeyen
tartılmayan günler
sevgi
bulut
coşku
kınından çıkmış rüzgardılar
ve kesik değildi kentin elektriği
ve alakası yoktu bizimle işlenmiş düş cinayetlerinin
ne yalan söyleyeyim
tek başıma
yapayalnız bir ölüm gibi
içinde odanın
ilk ay’ı ile birlikte beklemekteydim baharın