26
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
1500
Okunma

ve aralandı suyun perdesi
karışmadı acıyla tatlı birbirine
aktılar hep aynı yöne
kardeşçesine…
oysa kabille habil de kardeşti!…
.
.
.
zaman
kısamadı doğanın kanayan sesini
bilinçsizce kemirdi örümcekler
toprağın cömert göğsünü…
.
.
.
isyanla haykırdı deniz!
mavi gözleri bu(ğu)landı
taştı sabır gözlerinden
kıyılara vurdu duyarlı(!)insanlık kiri
dinmedi öfkesi
dilsizdi basireti bağlanan ruhların gölgesi…
rüzgarla sevişen akkuşun rengi siyaha döndü
dökülen tüyleri döne döne
kondu yorgun iskelenin üzerine…
-kanayan şafak gözlerinde
yüzünde güz esintisi-
incisini kaybeden telaşlı istiridye
içinde fosilleşen yalnızlığını
sardı çırılçıplak yüreğine…
denizin terk ettiği kum tanesiyle
saçı başı dağınık yosunlar vurdu ölgün sahile…
karanlık bulutlar el ele verdi
derin/ bulanık suları kulaçladı mevsimler…
yunuslar
balinalar intihar ederken
hoyrat eller fok katliamına devam etti
geçmişin artığını kirini çekemedi devasa sünger…
.
.
.
ey insanoğlu!
yer yarılıp
gök kubbe çökerken mi üzerine
sorgulayacaksın kendini...
artık uyanıp silkin!
soyun silinmeden mavi(!)küreden
kapındaki karia’nın sesini dinle!
cinnetle yakıp yıkarak cenneti
cehenneme çevirmeden!…