Yüreğinin Sesini Dinle!
Uzun yoldan koşup gelmiş gibi
Saçların güneşe gölge,
Bakışların ateş parçası.
Kaşların yaylanmış,
Kirpiklerin ise
Fırlatılmayı bekleyen ok.

Gergin görünüyorsun;
Endişelisin de.
Birileri seni kovalıyormuş gibi
Kaçmaya hazırlanıyorsun.
Akşamın serinliğine kalmadan,
Güneşin kaçışı gibi kaçmak istiyorsun.
Ve bir söz vermişsin de,
Sanki o sözünden caymış gibisin.

Ağır bakışların var, çok ağır.
Birilerinin seni anlamasını bekliyorsun,
Bunun imkânsız olduğunu bile bile
Sen gene de bir umut diyorsun.
Her şey serili yollarda.
Hepimiz bir şeylerin üzerinden atlayarak gidiyoruz
Ya farkında değiliz,
Ya da farkında olmak istemiyoruz.
Sende bu sorumluluğu
Üzerinde taşımaktan korkuyorsun,
Atıp kurtulmalıyım diyorsun

Dağılmış duyguların her biri bir yanda,
Nefesin fırtınayla yarışıyor.
Bir ceylanın su içişine benziyor duruşun,
Korkuyorsun. Rüzgârın esintisine kapılmış,
Oradan oraya savrulmuşsun da
Tutunacak bir dal,
Sığınacak bir kuytu arıyorsun.
Her sözün bir şarkı,
Ama kulağa hoş gelenlerinden.
Rahatsız oluyorsun bu durumdan,
Öyle anlıyorum ben

Öyleyse eğer yapman gereken tek şey var:
Yüreğinin sesini dinlemek.
Sonra da çok uzaklara gitmek,
Belki o zaman rahat olursun...
Gündüz Yavuz