3
Yorum
0
Beğeni
5,0
Puan
1855
Okunma
Melteme Karşı
Melteme karşı sarmaş dolaş oturuyoruz,
İkimizin de hayalleri, özlemleri var.
Yaşamak istiyoruz bunları, hem de nasıl!
Ama dersin, her şey yaşanıp biter mi?
Ya sonrası?
“Onu o zaman düşünürüz,” mu diyorsun?
Peki, kapatayım gözlerimi,
Geleceğimizin hayalini kurayım.
Köprüler inşa edeyim yoluna,
Ama itiraf edeyim, hayal kurmaya korkuyorum.
Yine de, hayalsiz bu hayat çekilir mi?
Kuru kurusuna yaşanır mı bu dünya?
İçimiz istedikten sonra,
Hayaller gerçek olmasa da olur, değil mi?
Haksız mıyım? Haklıyım aslında, ama ne bileyim…
O kadar çok hayal kırıklığı yaşadım ki,
Bir sandık dolusu biriktirdim.
Sevda değil ama, o başka.
Hiç denemedim, ya da fırsatım olmadı.
Belki de farkına varamadım.
Ama hayattan çok ders aldım, bu kesin.
En çok ellili yaşlardan korktum ben.
2012’nin hayatımızdan çıkıp gitmesini hiç istemedim.
Ne takvim yaprağına baktım,
Ne de “Bugün günlerden ne?” diye sordum.
Hâlâ bakmıyorum takvime,
Ama işte, mecburen geldik, gidiyoruz.
Ha, bu arada, doğum günün kutlu olsun, gülüm!
Nice güzel yaşlara, yaşadığımız kadar varız.
Gerisi boş, değil mi?
Elli yaş dedim, “Bunu kaldıramam,” dedim.
Bak, nasıl da kaldırdım, hatta birkaç ay harcadım bile.
Ne çabuk geçti yıllar, hatırlamıyorum bile.
Ama şunu öğrendim: Eskisi kadar telaş etmiyorum.
Her şeyi akışına bıraktım,
Yine de içten içe korkuyorum…
Artık sevmek ve sevilmek istiyorum.
Seninle paylaşmak anlamlı kılıyor her şeyi.
Biliyor musun, sana koşuyorum!
Sensiz geçen günlerim sonsuz kederde.
Sana ne kadar uzak olsam da,
Kalbim her zaman seninle.
Geçmişi düşününce üzülüyorum,
Çok şey erteledik, hep “yarın” dedik.
Ama işte, o yarınlar geldi, geçti.
Ne kaldı elimizde, bak bakalım:
Yüzümüzde birkaç çizgi daha,
Biraz yorgun bakışlar, hepsi bu. Gündüz Yavuz
5.0
100% (1)