2
Yorum
10
Beğeni
5,0
Puan
76
Okunma
Ben seni kaybetmemek için kendimle savaştım,
Sen beni kaybederken hiç savaşmadın…
Ben sustum, sen gittin; ben sabır dedim, sen adını unuttun.
Bir ben vardım orda, yorgun,
Bir de sen vardın — umursamaz, huzurlu, dokunulmaz...
Ben geceleri seninle konuşurdum,
Sen başka birinin sabahına uyanırdın.
Ben dua ederken isminde dururdum,
Sen ismimi bile anmazdın.
Bir gün anladım;
Her savaş, kazananı kaybedenine göre değişir.
Ben seni korumak için kendimden vazgeçtim,
Sen beni unutmak için kendine yettin.
Gözlerimin altında bir yorgunluk,
Kalbimin ortasında hâlâ senin suskunluğun…
Ne garip değil mi?
Bir sevda, bir kalpte büyür,
Öbür kalpte biter;
Ve her bitişte biri ölür,
Diğeri sadece “rahatlar.”
Ben seni anlatamadım,
Belki de sen anlatılacak kadar derin değildin.
Bir hikâyeyi yarım bırakmak kolay,
Ama o hikâyede yaşamak — işte o zordu.
Her gece kalemimle konuştum,
Kağıt anladı, sen anlamadın.
Bir kelimenin ucuna bin dua gizledim,
Bir bakışına bin umut,
Bir sessizliğine bin fırtına…
Ben kendimi unuttum seni hatırlarken,
Sen beni unuttun, kendini bile hatırlamadın.
Bir rüya gibi geçtin;
Ben o rüyadan uyanamadım.
Şimdi ne yapsam, hangi sokaktan dönsem
Bir iz kalıyor sende başlayan…
Bir şarkı, bir koku, bir yağmur sesi —
Hepsi senden geçiyor, hepsi sana dokunuyor.
Ve ben hâlâ savaşıyorum;
Artık seni değil,
Sana rağmen içimde kalan beni kurtarmaya çalışıyorum.
Çünkü bilirim,
Bazı kayıplar aslında kazanır,
Bazı gidenler aslında kalır,
Bazı susanlar — haykırır…
Ben seni kaybetmemek için kendimle savaştım,
Sen beni kaybederken hiç savaşmadın.
Ama olsun…
Ben bir savaşı kaybettim belki,
Ama bir adam gibi sevmeyi kazandım.
Kadir TURGUT
5.0
100% (4)