3
Yorum
23
Beğeni
0,0
Puan
168
Okunma

AŞKIN TEFSİRİ
Aşk, ne başlangıçta bir hayal, ne de sonda bir veda,
O, varoluşun ta kendisi, çözülmez ve kadim bir feryâd.
Yedi iklim, yedi gök, tek bir sırrın etrafında döner;
Her kalbin atışı, o tefsirden düşen bir kanlı damla.
Diyorlar ki, aşk bir histir; yakar, yıkar, sonra biter.
Oysa tefsir der ki: O, ruhun aslıdır, ebedi bir ateştir.
Birinci babı çile, ikinci babı teslimiyet;
Fakat en son babında, ne arayan kalır, ne de mühlet.
Herkes kendi kitabını okur, kendi lisanında yorumlar,
Kimi onu gözyaşıyla yuğurur, kimi derin suskunlukla.
Benim nazarımda o, toprağın en gizli sızısıdır,
Bir volkanın, bin yıllık uykusundan uyanmasıdır.
Tefsir, kelimelerin bittiği yerde başlar asıl,
O sessizlik, bütün çığlıkları yutar, yüreği yıkar usulca.
O, iki gözün birbirinde yittiği o sonsuz, korkunç an,
Kayboluşun fırtınasıdır, en büyük ve ağır imtihan.
Ve aşkın tefsiri budur, bilinmezliğe kanat çırpmak,
Bütün benliğini bir nefeste sonsuzluğa bırakmak.
Ne bir mülk edinme arzusu, ne de kaybetme korkusu,
Aşkın Tefsiri; ölmeden önce,
Bin kez ölmüş olmanın şuurudur.
Her damla gözyaşı ki, o tefsirin mürekkebidir,
Yazılan her hece, ruhun en gizli seyr ü seferidir.
Zannetme ki bu aşk, tenin geçici arzusu,
O, kalbe mühürlenen, dilsiz, kadere yazılı namusu.
Yüreğin her çığlığı, semada yankılanan bir yemindir,
O ahit ki, kırılmaz, ne ferman dinler ne de tedbir.
Bir kez dokunduysa, artık o yoldan dönüş yoktur sana,
Dönüşsüz bir girdaptır, çeken seni bilinmez zamana.
Sustukça büyür tefsir, en gürültülü haliyle susar,
Gönül, o sonsuz boşlukta kendini nihayet bulur, donar.
Zira Aşkın Tefsiri, ne cennettir ne de zindan,
O, iki hiçliğin arasında, tek kalan, kımıldamayan İrfan.
En büyük tefsir ise; kelimelerin ötesinde saklıdır,
Oku onu can! Zira o sır, bizzat senin kalbinde saklıdır.
Cemre Yaman