0
Yorum
10
Beğeni
5,0
Puan
139
Okunma
gitmek istemeyeceğim yerlerin yolcusu oldum
bu yer küre, şu dik rampa, şöylelemesine düz ve yavan dünsel yaşam
tek çizgi halinde ilerliyor gebelik
hava da hava ha! doyasıya gebermelik
istemek lezzetliydi bazen istememek düşünceli
biriken kan, nereden geldiğini bilmediğin ağır koku ve istemediğin halde gözüne yansıyan güneş ışınları
isteksizliğin ilk durağı, ilgilerin son peygamberi
desem ki; sonbaharın orta ayları, güzel adaların iri tayları
özlemek, mahalle başlarında heyecandan ne yaptığını bilmeden seni izlemektir
bilmediğim bir mevsimde seni hiçbir eve oldurmamışlar
kendini içinde biriktirmişsin de yanlış eller harcamış seni
kendinle kavgalısın, kendine davacı
seni, sana kışkırtmışlar aynalara küsmüşsün
yüzünde hiçbir baltaya sap olamamış ifadenle savaş yerlerine benziyorsun
ayaklarımı kalmak konusunda ikna edilmiş buldum -seninle hiçbir ilgisi yok değildi-
herkes başkasında gelecek, ben hâlâ sende geçmiş
var olmak yazım yanlışıdır yok olmak konu bütünlüğü
allah her yere serpilmişken sen yanlış yere bakıyorsun
devlet mekanizmasının bakıma muhtaç branşısın
milyarlara karışsan da ağzının yerini biliyorum
uluorta bir rahibenin bekareti gibi gülüyorsun
biraz utanç biraz geç gelinmiş orgazm tedirginliği
taze soyulmuş günahlar bulmuş onunla övünüyorsun
yukarıdan bakınca dünya ölü doğmuş bir fikrin rahmidir sevgilim.. sen de öylesin
dilimin ucunda şirklenmiş dua, anlamı değişmiş secde büyütüyorum
kanun, nizam ve bitmek bilmeyen intizam
uçucu hevesle, yarım nefesle, gerçekliği saydam, sahteliği belirgin hadisle
varsa şayet uğruna ölmek için yaşadığımız ömürde keramet
biraz haslet, biraz mahçubiyet ve milyon defa nedamet
zamanın içine sıkışıp debelenen dullara ve paranın ne mânâya geldiğini bilmeyen özbek orospulara*
5.0
100% (1)