0
Yorum
5
Beğeni
5,0
Puan
74
Okunma
Nice baharlar geçti ömrümden
Gözlerin geçti.
Ardından selvi ağaçları.
Hasretin yangın ötesi
Çözülüp duruyor yarama bağladığım mendil
Bir türlü kabuk tutmaz, Kan dolar kıyasıya
İyileşmez yokluğunun ağır yarası
Ömrüm Ölüm üstüne
Mayıstan bir gündü
Sağnaklar boşaldı, yıldırımların ardı sıra
Gökyüzü kızıldı , kıyameti bekledim
Sonra, Çığlar döküldü yamaçlarıma,
Kavuşmak Çok öte yarınlardan bile uzak
Bilirim ama Yine Özlemekten usanmam seni
Yürürüm, Stabilize yollar boyu
Her kavşakta Gün batar, özlemin artar, Ağustos azalır
Hatırlarım Ceplerinden çıkan çakıl taşlarını
Hatıran Dert olur zavallı yüreğime
Ağlamam sebep, Öylece kalırım Gün ortasında,
Aslında bir gündü dünya ,Ömür bir gün,
Belki Göğü kurşun rengi sonbahardan bir gün
Konuştum gökyüzüne bakarak
diz çökerek ağlayarak
Karıştı gözyaşlarım toprağa
Sesime duyduğum aksi sada
yalnızca sensizliğin sesi
söyleyemediğim
Beynimi dişleyen kelimeler
Söylediklerimse hep Şiirlerden alıntı,
Dermanı dertlerime karışmış
Göğsümü delen kelimeler
Tezattır hayallerim, yaşadıklarıma
Yokluğunun gölgesi ağırlığınca göğsümde
Durup dururken değil,
Ağlarken, umut ederken,
Çatlamış Susuz kalmış dudaklarım;
Dua sız Avuçlarıma
Beklemek işte, yine beklemek
Bahtıma düşen beklemek.
Anlattığım masalların mutlu sonunu
Arsızca, sessizce, Umut ederek beklemek
Gel gör ki Söz dinlemez Can çekişen, Yetim kalmış sancılarım
Nefes alamam; ruhum Kanat çırpar, Üveyiklerin ardı sıra.
5.0
100% (1)