0
Yorum
1
Beğeni
0,0
Puan
69
Okunma
Antik Atina’nın taş sokaklarında ilk sözler yankılandı,
Filozoflar gökyüzüne baktı,
ve insanın kalbine şehirler kuruldu.
Roma’nın mermer merdivenlerinden
hikâyeler aktı kuşaktan kuşağa.
Kuleler göğe uzandı,
pazar yerinde destanlar fısıldandı.
Şehir, tanrının gölgesinde büyüyen bir çocuktu.
Truva surlarında yankılanan ses
Bir halkın yüreğinden taşan şiirdi.
Savaşın ortasında bile şehir,
Kalem gibi keskin bir kelimeydi.
---
II. Orta Çağ’ın Çanı
Kudüs’te dua sesleri
taştan kubbeleri titretti.
Dar sokaklardan geçen gölgeler,
bir efsanenin dizelerine karıştı.
Şehirler surlarla örülürken,
şairler kaleleri kelimelerle aştı.
Katedralin gölgesinde bir derviş,
bir ozan, bir keşiş…
Hepsi şehirde yankılanan
tek bir şiirin farklı sesiydi.
---
III. Sanayinin Dumanı
Londra sis altında nefes aldı,
karanlık sokaklarda bir çocuk ağladı.
Bir fabrika düdüğüyle
şiirin ritmi değişti.
Paris’te bir devrim şarkısı yükseldi,
aşkla karışık barikatlardan.
Bir heykel, bir meydan, bir kalp
şehri yürek gibi attırdı.
St. Petersburg’un soğuğunda
bir adam kendi gölgesiyle konuştu,
yoksulluğun sessizliğinde
en büyük romanlar doğdu.
New York’ta bir göçmen
gökyüzüne baktı,
ve ilk kez rüyasına
gökdelenler girdi.
---
IV. Modern Zamanın Labirenti
Zaman hızlandı,
ışıklar titredi,
şehirler dev bir makineye dönüştü.
İnsanlar kalabalıkta yalnız kaldı,
metro seslerinde kayboldu kelimeler.
Reklam panoları gökyüzüne yazdı
modern çağın sessiz şiirlerini.
Paris bir tabloya döndü,
Londra bir hikâyeye.
New York bir rüya,
Tokyo bir kod,
ve İstanbul bir kalp atışı oldu.
---
V. İstanbul’un Gözyaşı
Boğaz’ın sularında
bin yılın hikâyesi usulca süzülür.
Bir yanın ezan sesi,
bir yanın tramvay gürültüsü,
bir yanın aşk,
bir yanın hüzün…
Surların gölgesinde
eski bir şiir uyur,
Galata’nın taşlarında
binlerce adımın hikâyesi kalır.
Ve her adım
bir romanın ilk cümlesidir.
---
VI. Şehirlerin Dili
Her şehir bir kelime,
her sokak bir dize,
her gökyüzü bir sayfa…
Atina “başlangıç” der,
Roma “yasa”,
Paris “aşk”,
Londra “sis”,
New York “rüya”,
Tokyo “ışık” der.
Ama İstanbul…
İstanbul hem geçmiş, hem gelecek,
hem doğu, hem batı,
hem sessizlik, hem fırtınadır.
---
VII. Kapanış – İnsan ve Şehir
Şehir büyür, insan değişir,
insan değişir, şehir konuşur.
Her bina bir anı,
her yol bir kaderdir.
Şairler şehirlerde doğar,
şehirler şairlerle yaşar.
Gökyüzüne bakan her göz
bir hikâyeye açılır,
taştan yapılmış her duvar
bir şiir fısıldar.
Ve sonunda,
şehir insan olur,
insan şehir…
---