Sivri diller bayramında çalınmış benim mısram
Haleler periler takmış yanağıma hüznü
Oysa asırlardır çarmıhtaydım
Giymemeliydim kederin bin bir türlü yüzünü
Allah’ın doksan dokuz ismiyle anmalıydım yakarışımı
Dualar şifalar takmalıydım çehreme
Dostum sen kocaman bir Olso’sun
Vesveseler birikmiş kaderin kırbacını Olso’dan yiyenin
Oysa yalnız bir Olso kendini feda eder paraya
Yalnız bir Olso!

Bense kimileri için esmer yahut kolaycana yazılan kağıtlar dağıtırım
Benim kelimelerim para etmez
Çünkü ben öteden beri Olso’nun hasmıyım
Yanımda şatafatın tınısını gezdirmem
Sokaklarda, evlerde, malikanelerde sarhoş olmam
İçki şişesiyle gezmem
İçki bir hastalıktır benim için
Olso’ya sorsanız öteden beri sarhoştur
Olso içer lakin yarı ayıktır
Kafası giderse ölüm bilin geceyi
Ölüm meleğinin kollarındadır çünkü Olso
Olso öteden beri hasmımdır benim
Olso kimilerine göre ünlü fişekhanelerinde şampanyadır
Ünlü şovlarında, kırmızı halıda lüks resimdir.
Olso ölenlerde Rayban gözlük, hoş kelamdır
Ardı sıra yakaran tipidir kimilerince
Yahut bir tılsımlık üç beş yemeği
Ve geceye uzanan süper lüks tafrası
Oltaya takılan bir düzine dosttur Olso
Olso evini Cihangir’den taşıdı taşıyalı
rahat etmedi dizler
Olso yandı mı bitti mi öldü mü gitti mi bilemedim
Olso geziyor, şaklatıyor parmağını bir yerlerde hâlâ
Bir yerlerde siperde duruyor bir yerlerde sürünüyor bir yerlerde tükürüyor
Olso düşmanlarını arıyor kesinkes
Tokatlamak için tarihin mıhlarına çakıyor
Olso sövüyor gene
Olso’ya sorsanız öteden beri şakacıdır
Olso hasmımdır öteden beri benim