2
Yorum
4
Beğeni
5,0
Puan
168
Okunma
Seni sevmek, yorgun bir denizcinin limanı bulması gibiydi,
Yıpranmış yelkenler, tuzlanmış yüzlerle.
Her dalga seni biraz daha içime taşıdı,
Seninle birleşti tüm deniz, tüm gökyüzü.
Ben seni, zamanın bile yorulacağı o ana dek sevmek istedim,
Güneşin batmadığı, ayın doğmadığı o sonsuz ana dek.
Sen sıkılana kadar, evet, sen sıkılana kadar sevmek,
Bu sevginin yükü altında ezilmeyi göze almak kadar sevmekti sevgim.
Bir kitap gibi açtım kalbimi sana, her sayfasını,
En gizli sırları, en derin korkuları okuyasın diye.
Ben seni, tüm kelimeler tükenene, tüm harfler anlamsızlaşana dek sevdim,
Çünkü seni anlatacak tek bir kelime bile kalmadı bende.
Sevmek, bazen bir kavga, bir fırtınaydı.
Ama ben her fırtınada sana sığındım,
Çünkü biliyordum, sen benim en büyük sığınağım, en büyük limanımdın.
Sen sıkılana kadar, evet, sen sıkılana kadar sevmek,
Bu sevginin bitimsiz döngüsünde kaybolmak gibiydi sevmek.
Sevdim sen bıkana kadar Sevdim.
Sen sıkılana kadar Sevdim.
5.0
100% (2)