Akıl ile bir şemse nasılsa dilekler
Öyledir rengi hiçliğin yokluğa doğru
Bir düş kurmak nasılken dünyasında lif lif
Öyle bakıyor bana giydirilen sualler

Damla damla bir alfabeye imzalar sanayken
Dosdoğru durmak abidken bir söze
Zehire şerbet dökülmüşken
Yıldız kaymak için mi
Yoksa yıldız yalnız hâl içinde mi?
Durgun ve de burkulmuş bir güneşi etrafında
Hür içinde kalburüstü bir şemsiye ile
Vaveylâ çıkarmaya müsade olmadan
Kısık bir beddua ile sarmalanmış
Libâs mavisinde bir yağmur edasıyla
Karanlıkta duran bir mevsim gibi
Neye hasret bilinmez
Neye özlem duyar üzüm karasıyla

Gülistan içinde denizd yetişmezken bir çiçek gibi
Akıl ile küf tutmuş yosunlar içinde
Işıklar içinde bir gül atarım belki vaveylâna
Bulutlar haya içinde
Beyaz ve de sarıyken

Feri irkilmişken selâsında
bürünmüş bir delidir sanki
Yani ağlamaya yetişmezken çürük bir kemik
İkbâli saldırgan bir hakaret nuruyla
Esaret gibi bir fırtına bebeğiyle
Cevazda duran sevgi birikintisine bir dur
Bir sur kardeleninde
Bir ur ile ağlamak istiyorum sana

Gezgin imgeler...