1
Yorum
3
Beğeni
5,0
Puan
111
Okunma
Ey Can, Ey Canan
Söyle, ne söylersen söyle;
İstersen “yıkıl karşımdan” de,
İstersen “öl kahrımdan” de.
Çarmıha ger,
Ayaklar altına ser,
Lime lime et, her zerremi yok et.
İstersen fırtınalarda savur,
Tam alnımın ortasından vur.
Ama gönlünden etme beni…
Ver muhabbetini, ver demini,
Her şeyine razıyım, etme.
Etme beni eşiğinden,
Eşiğine eşik olmaya razıyım.
Her gün üstümden geç,
Ama benden geçme.
Razıyım gözden ırak olmaya,
Razıyım kul olup yanmaya.
Senin elinden yoğruldu bu maya;
Kurda, kuşa, zalim nefse
Yem etme… etme.
Ben seninim, sana geldim,
Bile bile bu kara sevdaya geldim.
Ey Can, ey Canan!
Bilirsin, badeyi senin elinden içtim,
Vallahi, Billahi bu candan geçtim.
Olsun, Mecnun gibi çöller mekânım,
Vahşi misali razıyım uzaktan sevmeye.
Kayalar yastığım, fırtınalar yorganım olsun,
Kurusun kolum kanadım.
Ayaz gecelerde seninle ısınırım.
Zifiri karanlık geceler de benim,
Ama hayalinle nurlanır, aydınlanırım.
Ezelden vurgunum ben;
Sevdanın hamalı, sevdanın yorgunuyum.
Tutmasın dizlerim, kırılsın ayaklarım,
Yok, yok… az! Lime lime olayım!
Kalsın bir gözüm, bir de yüreğim,
Sen oldukça cemalini seyredeyim,
Olmadığında ruhunla sevişeyim.
Ey Yâr, ey gönlümün gülü!
Bir tebessümle “gel” desen,
Sürünerek gelirim…
5.0
100% (2)