0
Yorum
1
Beğeni
0,0
Puan
484
Okunma
BEN AĞLADIM İSTANBUL AĞLADI
Ben ağladım, İstanbul ağladı
Gök kubbede hüzün, bende hüzün
Bir şimşekle dökecek gök kubbe
Ben ise sebepsiz
Ağlar...
İstanbul ağlar, ben ağlarım
Issız sokaklarda hüzün
Kimi sokaklarda ise düğün
Kalabalıklar arasında yalnızlığım
Kim bilir, belki de benim fazlalığım
Ağlayan İstanbul’un bulutları
İşte bendeki gözyaşlarım
Karma karışık İstanbul sokakları
Depremlere gebe benim hâlim
Bir fırtına ha koptu kopacak
Bir şimşek çaksa İstanbul ağlayacak
Sebepsiz gözyaşlarım İstanbul’a karışacak
İstanbul ağladı, ben ağladım
Eyüp Sultan’da hüzünlü secdeler
El açmış ben, günahkârda dilenmeler
Ruhumun derinliklerinde bir yalvarış
Vuslat, son durağa hüzünlü varış
Peşi sıra yalvarış ve istemeler
Aşkın muammasıyla kıvranmam
Secdegâhım sensin, gözyaşlarıyla
İstanbul ağladı, ben ağladım
Rahmetini döken gök kubbeden ağlamalar
Can derken Canan’dan gelen ses:
Sabır... sabır... sabır...
Ve İstanbul ağladı, ben ağladım
Utandım bir ara hâlimden
Serden geçti hâlim, hâlimden
İsyan olmasın ey sevgili, sen anlarsın hâlimden
Açsın gök kubbede güneş, gülsün
Ruhundan kopan parça bende artık görsün
Bitsin dünyada ömür, ebedi yârı görsün
Vuslat Yasinlerle başlasın, Yasinlerle sürsün
İlk adımda beyaz gelinlikle yürüsün
Burak olsun tabut, bu beden aşk ile yürüsün
İstanbul gülsün, günahkâr Yakup gülsün