11
Yorum
47
Beğeni
5,0
Puan
309
Okunma

.
I. Mezopotamya – İlk Taşlar ve Sessiz Dua
Toprak çatladı, taş düştü elime
Bir çekiç indi, yükseldi hayaline.
Duvar oldu, şehir oldu zamanla
İnsan bıraktı izini toprağa.
Sümer yazdı, tanrılar dinledi
Zigguratlar göğe doğru yükseldi.
İlk medeniyet sessiz ve derin
Taşın kalbinde attı insanın neş’în.
Kum fısıldar rüzgârla birlikte,
Her adım bir tarih, her taş bir işaret.
Ve Dicle kıyısında ilk nefesler
Medeniyetin yavaş, derin adımıdır.
II. Mısır – Güneşin Altın Gözü
Nil’de firavunlar doğdu bir bir
Altın maskeler, ölümsüzlük bir sır.
Piramitler yükseldi, gökyüzüne sığmadı
Kumun sabrı taşın gücüne sığmadı.
Tapınaklar açtı kapılarını tanrıya
Hiyeroglifler fısıldadı dualarıyla.
Ama çöl, sabırlı bir yargıç gibi
Silindi her çizgi, sessiz ve derinliğiyle.
Her taşın ardında bir öykü gizli
Her gölgenin içinde umut sessiz.
Firavun’un maskesi karardı
Ama hayat, piramidin gölgesinde dirildi.
III. Roma – Taşın Gururu
Roma yollar ördü taş üstüne taş
Kemerler göğe, zafer dolu her aş.
İmparator gururlu, taşlar tanıktı
Ama zaman sabırlı, gölge gibi baktı.
Zafer şarkısı sustu, meydan boş kaldı
Kemerler yalnız, taşlar kaldı.
İnsan gururla yürüdü ama unutmadı taş
Hiçbir kudret sonsuza dayanmaz, işte aşk.
Forumlarda yankı, taşlarda iz
Roma’nın gururu bir gün silindi.
Ve taş gülümsedi, sessiz ve derin
Çünkü medeniyet, harabede yeniden belirir.
IV. Bizans – Işığın ve Gölgenin Dansı
Kubbe yükseldi, mozaik ışıkla doldu
Çanlar çaldı, dualar göğe yol oldu.
Ama zaman girdi sessiz ve derin
Kule çöktü, saray boş kaldı birden.
Martıların çığlığı yankılandı kubbede
Taş sabırla bekledi, sessiz, derin, sade.
Kudretin görkemi taşın sabrına yenildi
Ve Bizans harabeye dönüp sustu sessizliğiyle.
Her mozaik bir fısıltı
Her kemer bir unutulmuş öykü.
Ve göğe yükselen ışık
Harabede yeni hayatın işareti.
V. Orta Çağ ve Rönesans – Yükselişin Gölgesi
Kale yükseldi, katedral göğe açıldı
Sanat fısıldadı taşlara, ışık yansıdı.
Krallar savaş açtı, şehir gururla doldu
Taş sabırla bekledi, öğüt verdi durdu.
Gurur yıkımı çağırır her zaman
Zaferin sesi kaybolur, taş kalır anımsar.
Her yıkıntı bir ders, her çatlak bir iz
Taşın diliyle konuşur sessizce insan giz.
Şairler ve ressamlar
Taşın üzerine düşen gölgeleri anlattı.
Medeniyet bir kez daha yükseldi
Ama gururun gölgesi hep taşın ardında kaldı.
VI. Modern Çağ – Dirilişin Sessizliği
Beton ve camla yükselir şehirler,
Işık yollar, göklerin derinliklerine erer.
Ama harabeler fısıldar yine sessizce:
“Her medeniyet geçici, umut kalır hep kalıcı.”
Çatlaklardan filiz çıkar
Taşın kalbinde çiçek açar.
Hayat yenilmez, doğar her zaman
Çöküş, harabenin beşiğinde başlar yeni yaşam.
Her çocuk oyun oynar taşın arasında
Her kadın su taşır çatlaklardan yavaşça.
Ve insan yeniden başlar inşa etmeye
Harabe öğretir, yaşam devam etmeye.
*
VII. Sonsuz Döngü – İnsanlığın Yankısı
Ey insan, kendi harabeni kuruyorsun şimdi,
Gökdelenler, köprüler, yollar, ışık ve nefes.
Sanma ki kalıcıdır; rüzgâr dolaşacak kulelerinde
Ama her harabe sonsuzluğun yankısıdır, işte hecesi.
Yıkım bir şarkı, harabe bir kitap
Taş taşır sessizce sonsuzluk haritasını.
Ve insan, her çöküşte yeniden kurar kendini
Her medeniyet doğar, her umut büyür yeniden.
Her harabe bir ders, her taş bir sır
Zaman geçer ama insanın ruhu durmaz.
Ve taş, taşın üzerinde duran insan
Her çağda yeniden hayat bulur.
Ferdaca
5.0
96% (23)
4.0
4% (1)