0
Yorum
5
Beğeni
0,0
Puan
111
Okunma
Kirpiklerin öyle bir nefesimi kesiyor ki,
Hem bir hayat, hem de bir ölüm onlar.
Yanakların bir mezardan hallice sanki,
Onlara gömüleyim, mezarımı bilsin kalanlar.
Seninle cihan yeniden var oluyor sanki.
Öyle ki sensizliği hayal dâhi edemiyorum.
Sende bir hayat başladı, yaşıyorum sanki.
Bu hüzmenin içinde gözlerini göremiyorum.
Alemlere gönderilmiş bir nura ihtiyacımız vardı.
Yaradan sesimizi duydu, seni bize gönderdi.
Bu nura aşık olacak bir de canavara ihtiyaç vardı.
Yaradan beni yarattı, bedenimi size gönderdi.
Bazenleri düşünüyorum, haddime olan ne var?
Bir madalyon yaratılmış, ben her yerde aynıyım.
Aşk insanlara göreymiş, canavara göre ne var?
Varlıkların bir görevi vardı, hariç kaldı varlığım.
Kokun burnumda, hatırlıyorum o mucizeyi.
Bir gün unutacağım, en çok da bundan korkuyorum.
Hayalin gözümde, görüyorum o silüeti.
Silüetin bulanıklaşıyor, korktuğum şeyi başıma getiriyorum.
Hayatımda böyle bir özlem duymadım.
Deli olmamı engelleyen tek şey ellerini hatırlamak.
Her sokağın dönüşünde seni aradım.
Belki de avare oldum, benim ibadetim ellerini aramak.
Sokaklar kazan ben kepçe, karıştım karıştım durdum.
Seni her köşebaşında gördüğüme ant içtim.
Ne zaman gelsem sana kayboldun, yeminimi bozdum.
Bir nefeslik hayat buldum, senin için ağu içtim.
Kalp metaforu var olmuşsa eğer dünyada.
Seni ararken ben bulmuşumdur onu.
Öyle bir tufan oldu ki, savurdu bizi cihanda.
Belki de yaklaşmıştır hayatımın sonu.
Ruhundan bir parça kopsa da, bana yerleşse.
İnsan olmak nasıl bir şeymiş, anlardım.
Her gün yalvarıyorum, kalbimde aşkın yeşerse.
Belki ölmekten biraz olsun korkardım.