İki Sevi Şiirciği
-Saygı değer hocalarıma-
1-
Yan Gönül Bu Gece
-Ayla’ya
Arguvan türküsünde dendiği gibi ’Bir ay doğdu akşamdan, geceden..."
Doğan ay mı hayal mi düş mü Ayça hale olmuş mavi gökte
Dağ deniz doğa ışıldadı aydınlığında Sonbaharı İlkbahar sandı gönül
Kanat çırptı ışınlarına yıldızların Tutuşup yüreğinden yandı, gönül bu gece
Bir dolunay doğdu bugün dünyama Pembe tül mor şafak yanan gül içinde
Batım ufkunda güneş yunuyordu suda suna bir ece Eskilerin dediği gibi;
"... gönül asude!" Yan keremin ateşiyle yan deli gönül yan bu gece!
Mayıs 2010/ Bandırma

2-
’ Bir Selam Sal Sabah Olsun
- Gökharman’a

Yıllar nice yıllar geçti aradan Bir haber iletmedin bırakıp gittiğin Amerika’dan
Unutturmadı seni yüce yaradan ne gelir elden Anımsayacak olursan ey güzel ,
senin benden bir şiircik Benim ise senden söz verdiğin bir busecik alacağım kaldı
Cennet Bahçesi * denen anılarımızın saklı olduğu o yerde Mevsimler hep
bahardı/yazdı, kadehler damıtık şerbet baldı Kötü haberi verdin
’ haftaya gidiyorum!’ dedin Hareket etti ayrılık treni beynimde çınladı sireni
Kadehler bitti umut kuşu boynunu büktü Kaysı ağacı yaprağını döktü,
gecenin hüznü çöktü kuşlar tünedi...
İşte böyle başladı böyle bitti o güzelim aylar, yıllar Mazinin koynunda
hayal tülüyle örtünüp kaldı...

Gökharman’ım, ,Kaliforniya’yı güzel derler şu derler bu derler; ne derlerse desinler...
’İhsan istemem’ sözünde durman yeter bana Kıvırcık Ali’nin türküsünde dendiği gibi;
’’Bir selam sal, sabah olsun!"
2010/ Elmadağ
• Bahçe;
Elmadağ ilçesini geçinde (19 Km.) bahçeli bir resteorant

3-
Uyku firari
Düşünceler kurtçuk gibi oyup durur içini insanı Uyku firari dayanamadım kalktım
gecenin bilmem kaçında Aldım eline tükenmez kalemi açtım sarı yapraklı defteri
Başladım dökmeye, döktürmeye içimdekileri Bir yandan da elim hep paketteymiş
Çizit yak, çizit yak!. öyle kaptırmışım ki Memleketin ve dünyanın tüm sorunlarını
Kör düğmelerini ben çözecekmişim meğer!.. Ezan sesiyle kendime gelmişim
küllük dolmuş, Sigarayı değil kendimi yakıyormuşum bre Tabutumu da sipariş
vermeliyim dedim içimden Böyle devam edecek olursam diyordum ama
Canım çekti yine elim gitmiş pakete Varsın olsundu, şu sarı saçlı beyaz donlu
Kırk yıllık sevgiliyi terk emek olur mu Bir değil uğruna bin kez ölmeyi değer...

Güneş doğmuş!.. Odanın içi gri kurşuni dumandan görülmez Kokusundan durulmaz
Camı açtım kuşlar kaçıştı dumandan kokudan olmalı dedim...
Bu akılla, dedim... Nefret ettim kendimden...
Ölümlerin ve korkuların kol gezdiği Daha nice sorunların girdabında
kör düğümlerin sarmalında olan günümüz dünyasını düşün de içme!

Öf ki ne öfff!!
2010/ Bandırma

4-
Bir güzel (X)
Müjde olsun yüce yıldızlara Uykusuz geçen bir gecenin sonunda
Bir güzel gördüm vaktin saat onunda Dünya güzeli sönük kalırdı yanında
Bir peri olmalıydı insan donunda Güzellik kraliçesini görmekse erek
Dünyayı gezip durmaya ne gerek Gök nasıl istemiyor ise direk
Dayanabilirse er kişide yürek Gelsin görsün işte göksel bir melek
Müjde olsun yüce yıldızlara Güzellik tanrıçası kıskanç Afrodite
Olsa olsa olurdu onun anca dadısı... 2010 Bandırma