11
Yorum
43
Beğeni
0,0
Puan
634
Okunma

insan dediğin bazen
kırılgan bağlarla örülmüş bir varlıktır
her kopuşu ülkesiz bir harita iki zıt nota
sınırları ayrılmayı unutan bir gevşeme ile birleşince
nedensizce birbirinden uzaklaşır
içinde geçimsiz gezen hisler
içinde ölen birileri
içinden sağ çıkanlar yazıklığın diploması
teninde gergin sesler
zarp çadırında görünürler günahı
"kendisi gibiliğin dışında’
intihar kamplarında gayya çukurlarında
ve şeytanıyla sevişme sanatında
şehvetin iniltisinde çığlık çığlığa
alışıyla verişiyle
şeyleriyle nesneleriyle
kerelerce ’’temizlik tezgahında pazarladığı kirleriyle’’
kafasından besmelesiz yürüyen bir suç tümseğidir
çok işlek çok kalabalık çok odalık orasından
sevgili cehennemine
bu takısız bu anlamsız duruşu
yanlışlıklar kitaplığında peydahlanan bir kontradır
ne söyleseler
birer kahramanlık türküsüdür üfürdükleri
takla atarlar, şarampole yuvarlanır
hileli bir soluk alırlar yeniden
’’eski bir pıhtı gibi’’ seğirip dururlar
bedenlerine özgü şekil şebekelerinde
insan dediğin bazen
dikkat ile tehlike arası bir fazda
af ile infaz -aşk ile saz arasında
çoğu zaman iyiliğe tapanlardan olamıyordu
yanılgı ile kaygı arasında oyun oynamaktan
geçmişi peşini bırakmayan bir katildir
düşünceleri zihnini kemiren bir kurt
endişeleri kalbine saplanmış bir bıçak
korkusu ruhunu esir alan bir zindana
umudu tükenmek bilmeyen bir yangına
hayalleri ulaşılmaz bir seraba
yalnızlığı içini saran bir boşluğa dönüştü
insan ölmüştür
perdesi kapandığı an sahnede
alkış kalmamıştır ellerde
bir hiç saatinin sessizliğine gömün onu
söğüt ağacının yanına
bir yıldız kaymasıyla bırakın onu
ya da köknar ağacının altına
bir mantar filiziyle ekin onu
_boran