4
Yorum
16
Beğeni
5,0
Puan
233
Okunma

Maziye bıraktığım anları yargılarken
Umarsızca andığım hüznüm arşa karıştı
Her bir yüzü her sözü yeniden sorgularken
Çöktüğünü sandığım hüznüm arşa erişti
Masumiyet feryadım ahım ile yarıştı
Acıları gönderdim kaderin akışına
Çığlıkları yanıkça bir türkü yakışına
Her suçluyu azledip derenin çıkışına
Viraneye döndüğüm hüznüm arşa varıştı
Masumiyet feryadım ahım ile yarıştı
Gücenip incinsem de içerime ağlayıp
Gizli gizli sardığım her yarayı dağlayıp
Kederi yaka paça cendereye bağlayıp
Ateşiyle yandığım hüznüm arşa sarıştı
Masumiyet feryadım ahım ile yarıştı
Ben neyleyim bi çare garip derdin elinde
Eylenmedim bu handa bir sevdanın salında
Şu koskoca dünyanın kırık her bir dalında
Anılara bandığım hüznüm arşa vuruştu
Masumiyet feryadım ahım ile yarıştı
Esir iken suçlular salanı kim sormuştum
Her birine beratı şu elimle vermiştim
Ardına düşsem bile her dem hayra yormuştum
Dillerine kandığım hüznüm arşa soruştu
Masumiyet feryadım ahım ile yarıştı
Kimseler kaynamasın zulüm tenceresinde
Gören gözler kör olmuş vicdan penceresinde
Akan her bir yaşımdan dolan kan deresinde
Can özüme döndüğüm hüznüm arşa duruştu
Masumiyet feryadım ahım ile yarıştı
19.01.2025
Kudret Merttürk-Berlin
5.0
100% (11)