5
Yorum
12
Beğeni
5,0
Puan
243
Okunma

Aramak mı bulmak mıdır mesele
Bulanlar uzanabilmiş mi sefaya?
Oysa, arayanlar da sürüklenişte cefada
O halde aramaların kendisi midir acaba,
Hayatı halen yaşanabilir kılan muamma?
Bir acının da sınırı olmaz mı, nihayet bulsun
Ömre hezeyan da olsa duygular kaçınılmaz
Bir kelebeğin narinliğinde görsele düşer de haz
Hâlâ yıllar öncesinin yetim kalan heyecanları
Eskimiyorlar da geçen zamanla, dimdik ayakta
Ruha öylesine derin işlemiş ki nasıl kurtulsun
Bıçak yarası bile geçer de diğeri hep kanar ya…
Bir buluttan araba olsaydı da binilse
Ne kirletir çevreyi ne de ses verir size
Yumuşacık bir seyehat başlasa ve masalsı
Apansızın öne çıkabilir belki de Kaf Dağı
Çocuksu duygular nasıl da depreşir tarifsizce
Bir alçalışı olur belki bu yaklaşılan durakta
Hayallere başlasın yolculuk, siz de binsenize.
Veryansın etmedi mi içi kemiren derin boşluk
Belki de vakit çok erken, ona da derler ki kuşluk
El ayak çekilir ve fakat hüzzamla açılır o perde
Zamanın ötelerine geçilir mi buluttan binekle.
Her birimizin içinde kalmıştır sol yanda izler
Kimi ermiştir murada da kimiyse hâlâ bekler
Eklenir gün ile geçmiş birbirine sona doğru
Ve sert esişinde rüzgâr, dağıtıverdi bulutu.
Dağılıverir sisten fasıl, gerçeklerle yüzleşilir
Bir sonraki sefere denir de uyanılır düşten
Geçilir yemeden, içmeden, uykudan da geçilir
Bir umutlar kalır elde tohumlarıyla yarınlara
Serpilir her biri yeşile bürüsün diye hayatı
Asla vazgeçilmez düşlemekten, o ilhamdır
Dayanılmaz da olsa acısı, onun adı hayattır.
Bileti yok, onu almak için bir gişesi de
Her yükseğe bakışta durmaktadır o yerde
Bir uzanış kadar yakın, tutulamaz da kıvamda
Ben de tutmuştum bir gün, siz tutmadınız mı hâlâ…
Oğuzhan KÜLTE
5.0
100% (7)