0
Yorum
9
Beğeni
5,0
Puan
345
Okunma
Minnetin göğsünü karartır
Bir bülbüle karga gagalarından ötmek gibi
Cennetin kaktüslerinde düşünmeyi bilmeden
Sana kutsamak toprağı desem
Şarkılarına eğilmek bir mantık oyunudur
Bu şehirde Tanrıyı aramak
Kucağında solan bir gladyatör gibi
Kırmızı mi diyeyim kahverengi mi
Uçan bir kül
kanatlarında ne kadar yağmur gezdirir
Işıklarını sevdirmenin ulviliğini
Sana kurdele gibi takarken vakur bir sıla
Göz rahanında bir saçı ağarmissa
Belki yıldız kaydı dersin ufuk baharlarımda
Şarkı eksik kalırken de sen aynalarda buharlısın
Yusufçuk kuşlarında büyülerken
Feri inmiş bir gönüle
Sanat ikram kalır
Bir denizde balık görememek için
Semayı dizerken yıldızlarla
Ay kırmızı bir ahtapot gibi
Gülerken alemlerden bir gül
Melek midir sana düşen gıptanın
Saatler buruk cürmune
Şarkılar görüntüsü ile
Doğadan bir esinti olur
Şiire fon
Sana şapka
Karnı yarık bir ahtapot
Çalıyor cevabı
Kördüğüm kalırken gözüm
Tuvalimi belaltıyla s’aklasam s’ezgilerimle
Sınıfta kalır
dağ çiçekleriyle
şakirdamayi bilmeyen sular
Toprağa kavuştum
Toprakla kovuştum çünkü ince bir yarık gibi
Gezgin imgeler...
5.0
100% (2)