12
Yorum
18
Beğeni
5,0
Puan
350
Okunma

Esiyorken zamanın rüzgârı veriyor hüznü
Bugünlere nasıl gelindi anlamak müşkül
Bir sabah kalkacağım bu rüyadan diyorum
Zamanın egemenliğinde bu ne ağır yüktü.
Belki de o dünlere derin bir özlem histeki
Bu günlerin niçin farkında değiliz diyor
Elden gitmesin diye içten içe tükeniyor
Ne yazık ki bir bilinmezliğin içindeki yarın
Bugünleri de hatırlatıyor özlemle hem de
Ve her sonraki sayfası ömrüm eklenecek
Biriktikçe anılar silsilesi olacaklar mazi.
Aynı sonbaharın zeminde yıllardır direnen
Dökülen yaprakların eşliğinde hüzünlenen
Dile gelse o banklar söyleyecekler neler
Daha kaçı daha olur bu sürgünün bilemem
Bahara öykünüş bitmez, içimde bitiremem.
İçe doğru bir yöneliş bu ağırdan hem de
Mekânlar gelip geçiyor gözümün önünde
Bir kalkıp bir oturuyorum karmakarışığım
Bir el freni var mı zamanın bilemiyorum.
Bir tutunmak sevdası değil mi bizimkisi
Gönle tutunmak, acılara yüz sürmek
Türlüsünü sevgilerin, özlemlerin hissediş
Yeri geldiğinde özverilerle olsun yükseliş
Bir kuyrukluyıldızın ardından kalan iz
Bizden de kalır mı bir şeyler, bir satır
İç kabartısı duygulara, düşünüşe denk
Ne de büyük bir bahtiyarlıktır öznelerde
Bir gönle resimde, sözde, kalırsa hatır.
Büyüklük değil bu, bir yansımak isteğidir
İnsanların belki de en çok arzu ettiği
Yıllarını verdikleri halde yine de beklediği
Varmadan daha o son perdenin anına
Sevilmeyi, sevmeyi, ilgiyi bekleyişleri
Güze düşende takvimler durdurulamaz
Nasıl da dile gelirler hem de şaircesine
Yaşamak, değer katmak, sevmek isteği…
Oğuzhan KÜLTE
5.0
100% (14)