7
Yorum
10
Beğeni
5,0
Puan
500
Okunma

Ah Mustafa’m gittin ya, daha dolmadan asır
Araf’ta kalmış ruhlar hepsi birden hortladı
Kapattı kapıları birer birer muasır
Sözüm ona, Avrupa hasedinden çatladı(!)
"Asıl, en büyük savaş yeni başlıyor..." derken
Ne kadar haklı çıktın, daz toprağı eşerken
Türk kanı taşıyanlar her cephede düşerken,
Malum güruh, yüz yıldır aynı yerde otladı
İçi boşaldı yurdun, yazıda kaldı vatan
Ayakta alkışlandı "babalar gibi!" satan
Ahkâm kesiyor oldu, her gün başka şarlatan
Derdimiz binbir idi, binbeşyüz’e katladı
Ne iblisler türedi küfür ederek sana
Ve hatta "kafir!" dedi ehlibeyt Hasan’a
Yüzünde meymenet yok, benzese de insana
Üstümüzü bir daha kara bulut kapladı
Son yıllarda Mustafa’m, hasret kaldık neşeye
Kırk yıllık Bekri bile küser oldu şişeye
Yine Şıh, Şeyh, Ticani oturdu baş köşeye
Laiklik, demokrasi, elimizde patladı
Dün gibi, yarını da görüyor Alibaba
Türk’ün diriliş gücü katılmıyor hesaba
Ne destanlar yazıldı tarih denen kitaba...
Kaç kere tekerrürle kendini ispatladı
DOST KATKISI.................... Teşekkürlerimle...
Halisane Müslüman Hak Yolundan giderdi
Soran olduğu zaman "Şükür İslam’ım" derdi
Birileri türedi cahilce fetva verdi
Ehliyetsiz kişiler inancı sakatladı................. Suat ZOBU
Kimi aldanıp gitti yalandan hu sesine
Kimi de yanıp gitti üç günlük nefesine.
Alimleri inandı cahil vesvesesine!
Çağın dışında kalan yine level atladı.../ŞİİRLERİN ŞAİRİ
Ah Mustafa’m hüzündür artık ellerde kalan
Her şey yolunda diye neden diyeyim yalan
Her türden mutluluğu ayrıştırmada bulan
Birileri çizdiğin hedefi sakatladı......................... Aydın KAHRAMAN
Araf: dinsel inanca göre cennet ile cehennem arasında bulunan boşluk.(Mecaz: cennet ve ya cehenneme layık görülmeyenlerin tutulduğu yer)
Muasır: çağdaş
Daz: bitkisiz, otsuz, çıplak (toprak, tarla, tepe)
Ahkam kesmek: bilgisiz, yetkisiz olduğu konularda kesin yargılar vermek
Şarlatan: mallarını ya da kendi bilgisini, niteliklerini överek saf insanları aldatan, dolandıran (kimse)
Meymenetsiz: kötü, uğursuz, nursuz
Bekri: çok içki içen, içki düşkünü
Ticani: din tüccarı, gerici, yobaz
Tekerrür etmek: tekrarlamak, yinelemek (Tarih: geçmişte yaşanmış olan bir olayın veya durumun tekrar ettiği ve gelecekte de tekrar edebileceği durumu)
5.0
100% (7)