10
Yorum
51
Beğeni
0,0
Puan
624
Okunma
Kerpiç duvarların toprak kokan yüzüydü zaman
Sevinci sabah telaşına uyanan
Heyecanı dışarıda ip atlayan zamanlardı
Hele ki seslerin sayısı çoğalınca
Yere, göğe şenlikti ağzı kulaklarına değen an
Yalın ayaktı toprak, çıplaktı güneş
Özgürdü tüm meydanlar
Salına, salına esen meltem
nasıl da cömertti yüzündeki ifadeye
Bahardı, bahçeydi koşmaların dili
Ceviz ağacı bonkördü gölgesinde
Susayana su, acıkana aştı her kapı tokmağı
Öyle tatlıydı acı denilen düşmelerin sesi
Gül’de kahkaha açtıran
toza, toprağa karışan mutluluktu zaman...
Ya şimdi...
~°~
~°~
~°~