0
Yorum
13
Beğeni
5,0
Puan
296
Okunma
Korkularım kuyu altında bir mucize yeşerdi
Ölmüş bir kemiği filiz açar gibi
Hasret aynalarımı bir gölge karanlıklarında izlerken
Genzi yanık bir özlemin renginde dilenirken
Bir üzümün hırsızından uzaktayken dilleri seslenmekten
Bir ışığın mahşerde dilenmâsında güneşi çağırmasından şarkılar gebeleyen
Aşkla seni
Aşkla seni
Uçurum göftelerinde köhnemiş bir yaprağı
Ağacına çekmek
Ne kadar zorsa
Beni sen de dillendirmek de o kadar meçhul.
Sır ilâ selamında vurulmuş
selasına davetiye çağıran bir utangaçlık
Vaveylâ çıkarıyorsa hâla çarkında bir felek
Bâhrında döşenmiş bir kıbleyi kıvamında sezmek seni
Daha nereye çarmıhıyla çağırır beni
Hantallığında bir şule ki
Mezar diplerinde
Ölmüş bir kemiği çiçek açarken beni
Mum gibi yutarken dumanını
Bir kangren
Vedâ ederken yani gülüm
bir mavi senden kıskanırcasına
Tutunmak titretirken sancılarında ruhunun
Yakarken bir şiiri daha bulanık bir suda yıkarken sözlerimi
Seni anmalıyım kalbimle
Yol varki aklımın tozlu raflarında silkeler hasretimi
Yol var ki kokuyor korkutuyor beni
şah damarımla uzlaşırken yine
Ölüyorum
Sen de ....
Gezgin imgeler...
5.0
100% (5)