4
Yorum
24
Beğeni
5,0
Puan
579
Okunma
Kapılar kolay açılabilir değil
Cesareti bilenmemiştir belki kırk yıl
Bu kapı çalma hengamesinde
Vurulmadan tokmakların ardında
Soluksuz yitirilen cümleler
Ve bir çırpıda açılıp, kapanan kapılar
Eşiklerde bırakılan öksüz yürekler
Kapı ardı askıda yitik, yetim gönüller...
Kapılar kilitlenmesin yeter ki
Ben kaçak, korkak, tutsak
Tıklamasını bilmediğim her kapı mahpus
Göğün matemi mehtaba mahsus...
Kötü bir anısı olmak
İstemedim ki...
Çocukça, gürültülü sözcüklerle
Saçak altı yeniyetme düşlerle
Cam kenarı uğuldayan yollarla
Yamacına bir meltem gibi esmelerle
Yüzünü çizdiğim buğulu camlarla
Kulaçlasam utanç denizlerimi
İfşa etsem sığ dehlizlerimi
Beklesem inatla değil, inançla...
Kimselere anlaşılır değilim
Anlaşılmaz bulunur loş yitikliğim
Kim bilsin
İçimdeki çocukla saklambaç oynadığımı
Kim bilsin ki
İçimdeki ihtiyarla maziden söyleştiğimi...
Bırak! herkes büyük yaşasın
Ben küçük doğdum
Küçüklüğümle sarılayım kefenime
Madem ki yaşanıyor,
Büyük bir dava için yaşanmalı
Madem ki ölünüyor,
Rezzâk için ölünmeli...
22.08.2012
Bâr-ı Kalem
5.0
100% (11)