Ahlar AtlasıŞiirin hikayesini görmek için tıklayın Ayrı şehirlerin , ortak yanılgısı. kapını çalan türkünün hatırsaymışlığına meyledersin sarhoş bir iklimde . Yolsundur, yolunda gözden düşmüş pınarsındır. Dökülür anılar kalp örtüsü karadır hala... Takılır aklının çıldırmasına yerdeki çimen, çocuk ellerde balon gökte keder elçisi yıldızlar... ıssızlığının orta yerine oturmuş kahırlarla elinde kalakalırsın geçmişin karakaplı defteriyle . Hüzünlerin kıyısında kıyıma uğra’yansındır . Hesabındayım hâlâ sol yanağındaki gamzenin , öpüşündeki sevincinin . Konuşur oluyorum hem de sancılarına ruhumun aldırmadan . Ardıma düşen nefesinin lavanta kokusuna tav oluyorum. Beşiğimin tahta ayaklarına düşen can gibi kundaklıyorum gecenin zifiriliğini . Kana kana aramızdan geçiyor suskunluğun biz ırmakları . Bir yakasına seni iliştiriyorum öte yakasına bir araya gelmezliğimizi neyseki şehir uyanık hâlâ nerden mi bildim kahkaha çınlamasından. Ucuz mutluluk tadında hesaplı aşklar faturasını getirip iliştiriyor koynuma gecenin uşağı . Bir yerlerimden yalnızlık akıyor ellerime bakıyorum dünden kalma ahlar atlası... |
Beklentiler değisir
İlişkiler çıkarlara satılır
Ve kala kalırsın
Yanlızlık ve hüzün içimin kimsesizliğinde
Ne anlamlı her dize ve ne çok bizden
Bendim belkide şiirlerde kendini arıyan
Mutlu bayramlar can
Sevgimle