9
Yorum
51
Beğeni
0,0
Puan
1582
Okunma

burada olmasan
dünyam duraksar
hatırı kalır sevilmenin
vakitsiz vakitten mütevellit çaresizliktir, eşiğinde beklenir
bir başka dünyanın kapısını aralar
bir cılız avuntunun
uzamaz gölgesinin güneşi
gözler körelmeye meyillidir
bundan gerek kalbe iz bırakan ışk
perdelemeye yeltenen gerçeğin
gösterir hakikatini
sanırsın bendegânız, bestesidir bağırtımız
şüpheye düşeriz bazen, kendimizden ve her şeyden
suç isnat etmeden, sigaya çeken her dersten
yoklama kaçağıyız
yoksan var mıyız,
yoksan yaz mıyız,
yoksa ayaz mıyız..?
Siz serin sevin, biz buz gibi âşığız
geçmişiz serden
gecemiz dam, düş ’sen yıldızlardan
sabahlara sığınan satha
her seherde doğmayı öğreten kuşlar
iyi ki bilmiyorlar lisanımızı
değilse minnet etmeyen hâlimizin cümlesinden müşteki
Sevmek Seni, yeşilden maviye çalan umman
burada olmasan
dünyam kuraktır
yağmur dualarında gezinir bulut
ağaçlar suskun
tohum gömüldüğü toprağı içinde taşır
duâmdasın, diye söylüyorum
bil, diye söylüyorum
insan olmak, potada eritir kendini
derinlerde distile edilip arındırılan
durulmanın neşteriyle inceltilsin hislerim
Sözlerin, duraklardan durak
ağzın kitap köşesi, hüsn-i beyân
rüzgârlı her hece dökülürken kâh bahar
çiçeklenir güzergâh, gönül berhudâr
konuşman, kulağa çarpan kâh yağmur sesi
kalbî okunan sayfa sayfa seyrân
burada olmasan
gönülevim terk edilmiş virândır
vazgeçilmez ortağı olurken sebât
bedenimi zapt eden her hâlis tavır
kumaşından yansır giyilen ruhun
illiklerimize değin işleyen yârin efsunlu adıdır
burada olmasan
dünya söylenmemiş kelâmdır
kuşlar, özlemenin güftesini kanatlarından taşırır
sahradır zihnim her kum tanesinde
saatinden her an dökülen Sen
kalbine sığmaz yeşermiş bi vaha
o saat âşıkta akıl mı aranır
burada olmasan
dünyam sensizlikte nefes ’siz Ney
sıkıca kapatıldıysa, aşkın perdesinden niye endişesi
burada olmasan
hâlim
hiçliğin kıyısında hissiyat
dünya, bensiz edilmiş bir sohbet
gökyüzü, özlemenin sessiz ritüeli
toprak, ayaklarımın altında, yaşamak çığlığı
her taş içinde açar gelincik çiçeğini
çoğu zaman göğsümüzde yankılanan yokluğun dünü
çoğu an hayalleri çamurun dibine saplanmış balık
çırpındıkça gök
kırıldıkça yüze yansıyan ayna
bakışlarımızda soğuk şekva
bulutların yaratılmış olması bundan müstesna
ıslanmak bizim
huyumuz kurusun
yağsak, endişeleneceksiniz belki paçalarınızdan
bekleyiş, saçağın altında başka sunak