Seni eylül gibi seviyorum
Her an kabuk değiştirerek
Rengarenk
Gün be gün evrilerek
Derin gözlerinin dibine devrilerek
Yanarken kor ateşlerde
Yağarken bulgur bulgur
Kalbimi kalbine giydirerek seviyorum
Eylülce
Bağıra bağıra

Seni eylül gibi seviyorum
Parçalı bulutlu değil
Ateş ve kül arası
Demiri mum eden var havası
Gül kurusu
Papatya sarısı
Kopuk yel
Akşam sefası
Şiddetli sevda manzarası
Gönül telini dillendirir şamatası
Oturduğum yerden asla
Hislerimi çatlatana kadar seviyorum
Eylülce
Bağıra bağıra


Seni eylül gibi seviyorum
Gözlerinsiz aç varlığınla tok
Haddi var hududu yok
Sığmaz düşlerim atlaslara
İncinir ruhum izin düşmezse fallara
Yok hükmündedir sensiz geçen an
Fikrimde yanmıyorsan vah ederim zayi olan yıllara
Dil ucuyla sanma
Her parçamı düğümleyerek gece karası saçlarına
Uyurken de divane gezerken de seviyorum
Eylülce
Bağıra bağıra...