3
Yorum
12
Beğeni
5,0
Puan
693
Okunma

Mekanındır senin bir yol kenarı
Her zaman burada kal yeşil ağaç.
Sen, yolda kalmışların mihmândarı
Mevlâ’dan ecrini al yeşil ağaç.
Bunca zaman kaldın bu ıssız yerde
Tek dostun rüzgârdır gelir seherde
Ya olsaydın susuz, kurak bir çölde
Aklından geçeni sil yeşil ağaç.
Bazıları gelir kökünü sular
Bazıları gelir dalını kırar
Olsun, sen kimseye eyleme zarar
Elbette çiğnenir yol yeşil ağaç.
Özenme eldeki güle, yaprağa
Sararıp düşerler birgün toprağa
Duman üstün gelir en yüce dağa
Üstünlük takvâda bil yeşil ağaç.
Göz dikmedin azığıma, suyuma
Ortak oldun yüreğimdeki gama
Işık düşmez dünyada damdan dama
Bedava verilmez çul yeşil ağaç.
Allah razı olsun dinledin beni
Bilmiyorum neden çok sevdim seni
Bir dost gibi ikrâm ettin gölgeni
Kazançlıdır veren el yeşil ağaç.
Dinlemek iyidir sözdür yorucu
Dâim kazandırır sükût orucu
Söz odur yapıcı, arabulucu
Savaşlar çıkarır dil yeşil ağaç.
Sıcak toprağına serdim hırkamı
Korkup, çekinmeden döndüm arkamı
Kovmadın, tutmadın iki yakamı
Sana minnettâr bu kul yeşil ağaç.
Her geçen yolcuya güvenme derim
Arkandan vururlar olmaz haberin
Unutmam, hakkını birgün öderim
Beni ötelerde bul yeşil ağaç.
Kusuruma bakma fazla konuştum
Seni dost bilip de derdimi açtım
Akşam oldu evden çok uzaklaştım
Gidemem, uzundur yol yeşil ağaç,
Bugün ev sahibim ol yeşil ağaç.
(Hicranî)
5.0
100% (5)