5
Yorum
9
Beğeni
0,0
Puan
615
Okunma
Çile dolu kaderi, yaşadığım müddetçe
Yıllardan sakladığım surat benim, göz benim
Ruhumun tabiatı, bilinmeli herkesçe
Küllerden sakladığım külfet benim, köz benim
Aynaya baktığında, kıskanır onu cellat
Akla ziyan her işi, olur cana musallat
Hissettirmem zerrece, sarpa sarsa gidişat
Yollardan sakladığım sebat benim, iz benim
İkbaline mal olan köprüleri yakarak
Hüsran denen duygunun, icabına bakarak
Yatağını kaybetmiş, çavlan gibi akarak
Sellerden sakladığım imdat benim, öz benim
Yeri gelip uğruna, sabrın tökezlediği
İçi beni yaksa da, herkesin özlediği
Kainatın gıptayla, mest olup izlediği
Ellerden sakladığım hayat benim, giz benim
Bendeki tek hecedir, hiçliğin külliyatı
Nefsime tattıran o, kızılca kıyameti
Ölmeden öldürmüşüm, tendeki emaneti
Sallardan sakladığım ceset benim, bez benim,
İnsanların güzeli, tanınır amelinden
Menziline yürüyen, vaz geçmez emelinden
Yıkılmaz Kaf Dağı’nı, sarsarken temelinden
Bellerden sakladığım kuvvet benim, diz benim
Met-cezirlerden uzak, güneş görmemiş sesi
Kullanıldığı zaman, duyguların libası
Talep eden herkese, düşüncenin mirası
Dillerden sakladığım lügat benim, söz benim
Yüreğinin sesini, tereddütsüz izler o
Gönlünün sarayını, sevgiyle temizler o
Delibal’ın ilkesi, sınavını gizler o
Kullardan sakladığım sünnet benim, farz benim
DELİBAL – Celil ÇINKIR