14
Yorum
41
Beğeni
5,0
Puan
1755
Okunma

www.mertzafercansever.com.tr
Veda Kokusu
Ve yine bir sonbahar yine bir kış yolunda
Hani bir kuş gibi ürkek olduğum bir anda
Elveda ile süslenen penceremin tam kenarında
Sararmış yaprakların soğuk kokusuyla
Ne kadar unutursa bir insan artık
Nasıl özlerse hiç unutmadan ardından.
Yanı başında bazen hemen şuracıkta
Bir çay kokusu kadar sıcak ve yakın gibi
Bitmek bilmeyen geceler kadar esir
Ve doğan her güneşe mahkum sabahlar
Hadi uyan diyen saatlerin duruşu sanki
Vuruyor zaman, neydi ki geriye kalan
Ya hepsi yalan ya da her şey talan.
Uykulu gözlerin yorgunluğunda
Merhaba ile başlayan ayrılığın sesleri
Bir elin diğerine dokunamaması gibi
Ölümün çaresizliği kadar zor
Doğumuna sevinememek kadar çok daha zor
Aynı cümleye ismimizi yazamamak gibi
Kısacık sözlere seni sığdıramadım belki
Ah be hayat öğrenemedim gitti.
Son defa geriye ardından bakıyorum
Gözün gözlerime dönmeden usulca git
Seninle hani ilk merhabamız vardı
Sen gider ben kalırdım hep
Şimdi beni unuttuğun o yerde
Yüzün sararmış saçların taranmış
İnandığım her elin işte
Bir veda kokusu varmış.
.
.
Veda Kokusu - Mert Zafer Cansever ( Mawish )
’’ Vedalaşır gibi doğmak ne kötü. Gözünü açtığında dünyaya yarına hoşça kal demek gibi. Kapanan gözlerimize yeniden merhaba demek ve sonsuza dek kapanmayacak bir yarayı geceyle sarmak kadar zor bir hayat. İki çizgi arasında git gel sanki. Papatyalar ile kendimizi kandırmak kadar Gülünç ve hüzünlü bir şey işte
. ’’
5.0
100% (28)