Seni kendimde
bağcıklarına bağlanarak
Ey rüyam
Sana sisli bir mış gibi
Ötesi soluksuz diyarlar ile
Bir yeri bulutsuz güvercinler uçuruyorum
Güneşimsi yağmurlara
Huzura batık iken

elalem rüzgarlarına vurulmuş
Sonsuz vaveylâ çığlıklarıyla
Uçuk bir yol ile seni bağrımda

Büyütülen çocuk kadın
Bahara açılan döndolap
Güz ile sürgün
Yaz ile yığılmış
Nereden bileceksin ki
Kışta ok olmuş üstünde
oynak olsun adın

Özlemlerle taşlanmış
Sevgide kusuru olmayan
Mavilerde sereserpe hür
Leylân vermiş gözlerinde
Işık olmuşken hazret
Okyanus dibinde
Siyah örtülerde mı gezecek?
Kedi adâm taşırken koynunda
Yangın gecelerde
Kıldığın ah’larda
Bir g/izleyen Tanrın varken
Vahim nerdesin ey ayrılık
Ölüm başlık parası topluyor
Kişneyen dilinden vurulmuş

H/âlim
anız yâkmış hasret kokuyor
Özün prangalı bir kazan’ken...

Gezgin imgeler...