0
Yorum
10
Beğeni
0,0
Puan
403
Okunma
ayın kanatları vardı ağaçların arasında
şımarırdı kalbim duyar duymaz sesini
eski bir taşa oturur yalnızlığımızı dinlerdim
ağzı bozuk şarkıların beyazlığında
ölülerin eşlik ettiği o kuyu
düşünüp durduğumuz akşamın havadisi
rüzgarların estiği yöne devrilen
anlam veremediğimiz bir kaç kelime
mavi dudaklı deniz sevinçleri
eski hatıraları sürüklüyor limana
hiç dinlerken üşümemiştim
ağlamamıştım hiç taşları oyalarken
uykulu ağzımın mırıldandığı sevgilim
zamanı durdurup oracıkta kal
karanlığı gerip üstümüze
bir daha ölmeyi deneyeceğim.