1
Yorum
11
Beğeni
5,0
Puan
521
Okunma

(Pek kıymetli Kübra Hanım’a)
Ey vefasız sevdiğim ey beni şâd eden yâr
Dinle yanık bağrımı aşk ne imiş sezde bil
Bir divane misali evren de diyâr diyâr
Sevgimin kudretini seyyah gibi gezde bil
Arz’ın yıldırımları dertli başımda çakar
Bir pınar gözyaşlarım denizler gibi akar
Hangi nazar hasmına böyle bir kinle bakar
Gözlerin benim olsun diye bakan gözde bil
Çatma rüzgâr değmesin o nazenin kaşına
Kıyameti teperim çöker ise başına
Dünya da yer arama asla mezar taşına
Kabrimin toprağında sere serpe düzde bil
Utanırım namahrem kirletmesin izini
Kes kökünden başımı incitirse dizini
Yoluna sereceğim kâinat denizini
İdam sehpasında ki o yalansız sözde bil
Saatler dakikalar senin için bu zaman
Senin için hayata ilmik atmışım inan
Bir kez olsun kalbinden beni reddettiğin an
Ruhum cennet olsada bedenimi güzde bil
Asûde gönlüm şimdi efkârınla tarumar
Neden vehmin durulmaz sanki bir çelik duvar
Ah içimde biriken sana hasret duygular
Kurşun sıktı yıllara çizgi çizgi yüzde bil
Saki ; doldur kadehi şarap girsin kanıma
Mürekkep isyan eder esrik mısralarıma
Hem vallahi billâhi dinime imanıma
Bir it gibi kapında sürüm sürüm ezde bil
Şu dağlarda bir kızıl renge bürünmüş duvak
Ne yeryüzünde neşe nede gökyüzü berrak
Ey vefasız al götür artık bakışında yak
Yerim yuvam cennetim o şuh bakan gözde bil
Mısralarım can verdi ah ah diye sözde bil .
k.a.gazioğlu
5.0
100% (3)