10
Yorum
12
Beğeni
5,0
Puan
544
Okunma
Tertemiz yaylalarda, mor sümbülün reyhanı;
Annesinin kuzusu, babasının ceylanı;
Ahu gibi sekerek hayran eder devranı;
Buğulu bakışlarla aklı çelen bir melek.
Bazen bir gülüşüyle yürekleri hoş eden;
Bazen çatık kaş ile dünyayı bomboş eden;
Bazen ayık olanı içmeden sarhoş eden;
İnci, mercan dökülen yaşı silen bir melek.
Sıcaklığı açtırır zemheride gülleri;
Bülbül gibi şakıyan baldan tatlı dilleri;
Sevgisiyle göl eder, azgınlaşan selleri;
Ferhat gibi azimle dağı delen bir melek.
Doğru bildiği yolda usanmadan, bıkmadan;
Emin adımla yürür, arkasına bakmadan;
Kibir denen illeti hayatına sokmadan;
Tevazu ikliminde, hali bilen bir melek.
Semalardaki akan yıldızları saysa da;
Gece ile savaşıp, karanlığı boğsa da;
Hamiyyeti hudutsuz, cepken delik olsa da;
Ekmeğini, katığı, aşı bölen bir melek.
Bezm-i ezel mülkünde Haktan bir lütuf bulup;
İlahi mukadderat Levh-i mahvuz’a dolup;
Hayatın baharında ilk göz ağrısı olup;
Nur huzmesi halinde akıp gelen bir melek.
Osman Bölükbaşı Dara
5.0
100% (11)