1
Yorum
28
Beğeni
4,6
Puan
1632
Okunma

Arafın başlangıcıydı
Uykuya hâsret gözlerim
Ahh ruhumun sızısı
ahh keşmekeşine batan Kader Özüm
Bir anın acısına müreccah idi
bedel-i ömür
Oysa
Ne ölümsüzlükler vardı bedbaht bekleyen
Ne ölümsüzlükler vardı bedbahtlık görüntüsüne bürünen
Bahtsızlık tepesine azatlık diken
Ne suyuna dokunmak dilerim
Karanlık tarafımın
nede ateş kir doluluğuna
Ne boşluklar hisseder idim kim bilir
Doluluk yorgunluğun(d)a
Ahhhhhh bir an ki
Sıkar zamanı
Bi zaman ki
boğar büsbütün varlığını
Tepetaklak olur
Bütün var olma şeklin
Kendini
Daha has tanıma’da
Bir çetrefilli yol ki iç yolu
Gökyüzüne savrulur Nida Nida
Ama karanlık bu ya
Sükût’uda birdir gürültüsü de
Şer çeşmesi beden beden
hücre hücre kesen tam orta merkezinde
Ama o çirkef karanlık dahi güzeldi
Başı
Tacı
Zehr İlacı
Sükûn Sükûn Ruh’a(tan) damlayan
Bir Kâtreydi Ömür
Ateş Olmanın Aşk-ı
Yâr’dan Bakan
Liyakat -
5.0
80% (4)
3.0
20% (1)