1
Yorum
5
Beğeni
3,7
Puan
290
Okunma
Ne şikayet eder
Ne de ağlar.
Haşmetiyle ayaktadır
Yıllarca
Ulu dağlar.
Barındırır sırtında
Onca
Toprağı taşı
İçinde kalır hep
Hüzün ve gözyaşı.
Kah mutluluktan
Rengarenk olur
Gözü kaşı.
Kah dertlenir
Kara bulutlardan
Kurtulamaz başı.
Mozart’ın
Senfonisidir ona
Dolunayda
Çakalların haykırışı.
Yankısı duyulur
Ta Afrika ya Çine
Sinesinde barındırdığı
Karların
Soğuğu işler içine.
Gösterince
Sıcak yüzünü
Canım güneş
Akan gözyaşlarına
Dayanamaz
Hiç bir sevgili
Hiç bir eş.
Keklik,bıldırcın,
Tavşanlarla yaşamak
Huzur verirken sana.
Birden bulayıverir
Densizin biri
Toprağını taşını kana.
Ondandır tavşanın
Sana küsmesi
Ondan derler
Tavşan dağa küsmüş
Dağın haberi olmamış.
Ama bilmezler ki
Kahrolduğunu
Her gün
Un ufak olup.
Üzüntüden boğulduğunu
Bilmezler ki
Dağlar da biter
Yaşam gibi
İnsan gibi
Hayat gibi
Ben gibi.
Yaşlanan yıpranan
Solup giden
Toprak olan
Ten gibi..
Münir Üsküdar
5.0
67% (2)
1.0
33% (1)