Vurmayın Kadınlara
Yücedir Kadınlar
Vurmayın, o annemiz, anneniz
Vurmayın, o ablamız, kız kardeşimiz
Vurmayın, o eşiniz
Vurmayın, o güller bahçesinde derdiğimiz
Vurmayın, o ruhumuzda ki en derin sevgimiz
Vurmayın, sevin
Çünkü onun yüreği evimiz
Vurmayın, o teyzemiz, halamız,
Vurmayın, o aslan gibi bir yengemiz
Vurmayın, elleri kırılasıca it sürüleri
Bir bilsem, içinizde ki o lanet öfkeyi
Vurmayın, o sizin bir sevdiğiniz,
Vurmayın, beşmilyar yaşında,
Aklı başında,
Senin gibi maymunda değil
Sadece önünde saygıyla eğil
Vurmayın kadına,
Kıymayın size doğuran bu cefakar insanlara
O “eksik etek değil”
Eksiklik ve eşeklik mıhlanmış senin o pis ruhunda
Kirli bakışlarında
Gelmesin kem göz hiç bir kadına
İnsan, kıyar mı?
Kendisine evlat veren analara
Vurmayın, lanet olası o kirli ellerinizle
Temiz bir ruha
Her kadın ısınacağı bir sıcaklık arar
Senin gibi bir insanda
Lütfen insanca yaşa
Kıyma, kıyma o paslanmış ruhunla
Özü parlayan nur bakışlara
Bir sultana, bir kıza, bir anneye
Dünyayı güzelleştiren ve özelleştiren
Canlara …
Vurmayın, vurmayın o cani ruhunuzla
Suçsuz bu yüreği güzel kadınlara …

Dövülen, küfredilen, kocan değil mi, döverde severde diyen lanetli toplumun her bireyine, kadını küçük gören, gösteren bu faşist ve patriarşal, ataerkil, feodal ve din ekseniyle yoğrultulan gericiliğe, şeriat diye bağıran ağızı salyalı kuduzlara, yıllardan beri süregelen bu kadın katliamlarına göz yüman sistemin baş sorumlusu devlettir, bu güne kadar dünyanın her ülkesinde kadını dışlatan, dışlayan, her alanda ikinci sınıf insan olarak gören kapitalizmin pisliğine karşı, kadınlarımızın daha duyarlı hale gelmesini temenni ederek hiç bir kadının zerre kadar incitilmemesi temennisiyle bu şiirimi sayfamda olan her kadına ve dünya da acı çeken canlara armağan ediyorum. Kadınlarımız, toplumun her alanında daha çok söz sahibi olmak için, mutlaka kollektif örgütlenme sistemini geliştirerek ve daha çok eğitilerek bu lanet erkek egemenliğine ve faşist zorba ruhlara meydan vermemek için her türlü örgütlenmeyi ve aktif sorumluluklar yüklenmeyi kendimize borç bilerek yerine getirmeliyiz. Her yok edilen can, insan, insanlık için büyük bir kayıptır. Kayıpları sıfırlamak ise bizim elimizdedir. Hep birlikte ginokrati diye sokaklara dökülmeliyiz.

Saygılar!

Sosyolog Hasan Hüseyin Arslan, 25.11.2021