14
Yorum
59
Beğeni
4,9
Puan
1875
Okunma

Şiir
Sendelediğim kaldırımlarda
İzi kaldı sensizliğin.
Çaresizliğin lisanı düğümlenirken boğazıma;
Adın dolandı içli bir şarkıda dilime.
Ne vakit özlesem seni
Ölüm geçer ruhumun kıyısından.
Alnımdan öperken yokluğun
Aklımın ucundan ölüm geçer bu berduş sokaklarda.
Ki ölsem, özlemez varlığımı hiç kimse
Ki ölsem, en çok annem sevinir (üzülür) buna.
Bensizliğe üzülmeyecek bir düzine insan tanıdım bu alemde.
Herbiri sana benziyordu, lakin hiçbiri sen değildi.
Sözde beni seviyordu birileri,
Ki; sendin içlerinde en haini!
Düşüncemi söylemekten çok yazmayı severim bilirsin.
Lakin kelimeler saklanmış kabuğuna
Harfler yorgun..
Şimdilerde cümleler bile bana dargın
Şarkılar şiirler hep senden yana,
Hepsi beni sevmediğinin göstergesi.
Zamanla öğrendim ki:
‘Çok seviyorum dediğin’
Ama istenmediğin,
sevilmediğin bir yüreğin gönlüne taht kurma çabası boşa gidince,
Kalbinin ne kadar yorulduğunu anlıyorsun.
Önce seni terkeden herkesten
Sonra kendinden vazgeçiyorsun!..
İçimde acıyan,
kanayan, sancıyan
telafisi olmayan kırgınlıklar var.
İçimde susmaya mahkûm edilmiş bir çocuk,
Ağlayan u/mutsuzluk,
Linç olmuş gençliğim
En sevdiğime küsmüşlüğüm var.
Sanki gitmek istediğim şehir yakılmış,
Dünya tersine dönmüş; kıyamet kopmuş gibi,
savrulan kalbimin küllerini izliyorum.
İçimde adil olmayan bir savaşın mağlubu bağırıyor.
İdam edilmiş hayallerimi kefenliyorum bu gece.
Mekke’yi tavaf eder gibi
Döndüm durdum gönlünün kıblesinde.
Ben seni;
ALLAH’a giden yol diye
Züleyha misali sevdim oysa
Misliyle yandım hasret ateşiyle.
Kolay sönmem bundan sonra!
….
_______
-Belki de sonrası bir daha gelmeyecek en devrik cümlelerdi bunlar..-
Etrafındakiler sana zehrini kustu da,
Kuş kadar canım, karşında pustu da,
Dilim lal olup, ağlamayıp sustu da,
Seni en masum seven ben,
yılan çıktım, öyle mi? ✍
Kevser Baysal
Eprimiş gönül mahzenimden
Kıyametimi yazıyorum sana.
Seni, imlası bozuk cümlelerde
Satır satır öldürüyorum bu gece.
Ruhumun yedi kat dibine tünemiş
yorgunluklarım vardı benim.
Hiç kimsenin henüz okumadığı,
bilmediği şiirlerimde
ayyuka çıkacak suskularım.
Ruhen bitkin, hayli bedbahtm ama;
Kapana sıkışıp kalmış bir
firak dökülür kirpiklerimden.
Kendini benden alıp
gidişin gelir aklıma,
Ciğerim neştersiz oyulur.
Eğer böyle devam ederse,
Cesedim meçhul bir tabuta koyulur.
Aldanmayın bu serkeş hallerime.
Benim de kalbim üşür sıcak bir
iklimde yaşarken ayrılığı.
Ve alev alev çarparken
yüzüme ihanetin yangınları.
Benim de dik duruşum uğrar bozguna,
Koparken yüreğimin kıyameti.
Sendeler içimin yalnızlığı,
Kanatırken vicdanımı bir hercai.
Oysa o ‘Ruhumun vazgeçilmezi’ idi!
O varken bülbül şakır,
kuşlar ötüşürdü gönül limanımda.
Şimdi kanadı kırık serçeler
can veriyor avuçlarımda.
Onu sevmek ilkin,
‘Dünyada Cenneti kucaklamaktı’
en zifiri karanlıkta.
Yazmaktan geliyorum söğüt
dallarına kondurarak hicranımı.
Fütursuzca asıyorum
göğün göğsüne utancımı.
Saltanatı sona ermiş bir masalın
son cemresiyim bir yetimin feryadında.
Aşkın en güzelini
bertaraf ettiğimden bu yana;
Yarin gözlerine yerleşmiş
bir hüsran bulutuyum.
Ellerini, yüzünü, saçlarını okşayan
parmak uçlarım artık kan revan.
Ömrümü yalpalayan acı ile yığılıp
kaldım, adını bilmediğim sokaklarda.
Ebruli gecelerde susturdum cümlelerimi.
Seni sevmek;
yosun tutmuş taşlar üzerine
yazılmış bir kadere benziyordu.
Ellerimden kayıp giden
tek gerçeğim.
Sende uyuyup, sende uyanabilmek için
ne çok şiirler gömdüm,
girdiğim bu cehennem çukuruna.
Her gece zaman dursa,
dolsa yüreğime yeryüzünde
yaşanmış tüm ayrılıklar;
yine de anlatamam bu figanı.
Gönül mihrabıma taht kurmuş yokluğuna
fısıldadım bu satırları.
Seni sevmek;
bir alev topunu yudumlamaktı.
Seni sevmek,
kaybolduğum şehrin caddelerini
yapayalnız arşınlamaktı.
Kandırmaktı kendimi en afilisinden!
Seni sevmek,
beklerken o hiç gelmeyecek vuslatı;
Mutluluğu ıskalamaktı!
Işte böyle bahtsız bedeviyim.
Senden sonra, ne ölü ne de diriyim.
Artık menzili şaşmış tüm doğruların;
En çok da merhametimin katiliyim!
Kevser Baysal
28 Ekim 2021
Şiirimi güne layık gören seçki kuruluna teşekkür ederim. 💐
5.0
97% (30)
3.0
3% (1)