1
Yorum
8
Beğeni
5,0
Puan
472
Okunma
rizede yerleşim vadılerde yaşanmış genelde.çocukluk yıllarımda yaylalara çıktığımız mevsimlerdi göç diye yollara düştüğümüz yaşamın tekrarı.o zaman hissetmiştim doğadan kopacak olduğumuz gerçeğini.herkes köyündeki mektepte okuduğundan yabancı değildik birbirimize.kız arkadaşlarımdan güzel resim çizenler vardı o yıllarda.bense motif üzerinde yoğunlaştım sonraki yıllarda.hatıralarımda kendi ekmeğini taştan çıkartan köylüler var yinede yıllar geçmesine rağmen.ihtiyaçlarımızı biz karşılarken kimseye muhtaç değildik o yıllarda.doğanın lütfettiği imkanlar dahilinde yaşardık.şimdi ticaretin gereklerini öğrenmiş herkes.ama o saflıktaki imtinadan uzak yaşıyoruz şehirlerde.geçen yılların biriktirdiği acılar var gönül aynamızda.basit ilişkiler bir meydan uğultusuna dönüşmüş.hatırlanacak o kadar az şey varki yaşantımıza mutluluk katacak.yalnızlığa bir son vermenin şartlarını taşımıyor dünya.şizoid bir varlık alanı var özlem duyduklarımız için.kanattıkça derinlerde soluklanıyor çaresizliği anılar.
koşsam umutsuzluğunda bir girdaba kapılır gibi
başaklara dokunurken toprağa yakın bir anlamla
kalbimin suretini bir aynada yakalamışken yağmur
çayırlardaki mısırların kokusu ıslak ellerimde
şimdi eski hatıraların hatırlandığı bir tükenişle başlayan gece
ölümle barışık insanların biriktirdikleriyle yarınlar için yaşam
ne kalır sonbahara bir şans tanımadıkça çiçeklere
yüklenmek için acıyı kimsesizlikle çalkalanırken gök.
nedim demirbaş
4.09.2021
cumartesi
5.0
100% (2)