5
Yorum
21
Beğeni
0,0
Puan
548
Okunma
İnsan cesetleri kustum bu sabah
Limon çürüğü tadları vardı
Kötü romanlardan çıkıp gelmişler
Kurbanlarının son çığlığı hala yüzlerinde
İçimdeki çocuğu alıp gittiler
Geceden karanlık kadınlar
Bir ağaç kadar sustum
Yapraklarım acımı gizlemek içindi
Yaklaştıkça kapandı koştuğum kucaklar
Tutuşup dört bir yanımdan
Gözlerine asılı kalmışım
Bir ağaç nasıl kaçar yangından
Bu aşk da bitti biraz önce
Taze ekmek gibi kırıp beni tam ortamdan
Koşar adım ezbere yürüdü ayrılığa.
Yeşeren umudu yıkmak
Bir ormanı yakmak gibidir
En güzel yalanı tatlı dilliler söyler
Aşk uzun yolculuklardan eve eli boş dönmekmiş
Sırtımda samimiyetin zehirli okları
Yıllarca kaçtığım savaşın tam ortasındayım
Son insan öldüğünde
Son ayet indiğinde kalbine
Kendini bağışlamayı dene
Oyuncak pazarından geçtim hayretle
Göründüğünden çok daha az iyi insanlar
Kırıldık mı yorgan döşek yatarızda
Kırdıklarımızın yasını tutamayız
Üzülme sevgilim
Hepimize yetecek kadar uçurum var
Korkumu rüzgara verdim
Savurdum yastığımın altına birikmiş endişeleri
Şimdi tahliye zamanı
Kalbimi gömdüm gamzenin çukuruna
Sadece yürümek istiyorum
Yürümek çok uzaklara
Sinan Yılmaz