7
Yorum
19
Beğeni
0,0
Puan
698
Okunma
Hayat beklemez
Doğumumla başladı tenim dökülmeye
Zaman Savana da avına koşan çita gibiydi
o yüzden yakışıklıyken de ruhum sevilsin istedim önce
Bir albüm dolusu resimdeki o genç adam ben değilim artık
gidişlerden arta kalan tek şeyim anıların /m
Unuttum bizi, zoraki samimiyetinizi
Ben öpüşürken gözlerimi kapatır mıydım?!
Her gece saat üçte uyanıyorum
ne bir saniye ileri ne de geri
gece hayatım akvaryumda bir balık gibi
Yangınlardan artan kalbim uyurken de telaşlı
Dokunmadığınız bir rüyalarım kalmıştı
Yoksa rüyalarımın boynuzlu eflatun atına
lila renginde demezdiniz
Sınırları altı kırmızı ile çizili bir yaşamdı benimkisi
Özgürlük özlemine hayatın militanaydım
Bir gece kütüphanenizi havaya uçurdum
Şehire dağılan cümlelerden şairlik düştü payıma
Kim Bilir kaç bin yaşındaydım
Yaşadığım her hayatımın yüzüne kelimeler kusuyordum
Durduramazdınız beni
Kavgalara şizofren güçler yükleyip bir şehre kafa tuttum
babam, bana her kızdığında
’mavi kanı var bu çocuğun’ diye bağırıyordu
İhanet gibi bir yan etkileri vardı ilk gençliğimin
Bile bile, gönüllüydüm ben her şeye
Her şeye göz göre göre kandım
Aldatırken aldandınız
Ama bilmiyordunuz
Ben kimi affettimse ondan vazgeçtim
Saldınız ya beni gecenin ortasında üryan
Bıraktınız ya bir başıma
bir nehir gibi yatağımı buldum sonunda
Hard Rock, Metal derken türkülere evrildim
çalamasam da bir sazım var
doğuştun esprili bu çocuk ağlamayı da öğrendi
Esrarın perdesini aralayıp kahve içiyorum
samanyolu manzaram
birkaç dil öğrendim
Masaya dostların sohbetinden damlıyorum
Ziyaretçilerim kapıdan dönmüyor artık
Önce Tanrıya inandım sonra Tanrıya
’Tekamül’ diyorum yaşı artarken ömrümün
Öldürdüm şeytanlarımı/zı
Son gayret geçtim bazı kötü alışkanlıklarımı
Kirli gömleklerimi bir bir çıkarıp attım
Tenimden diş izlerinizi
terledim üstüme sinen kokularınızı
Eski bir hayatın kabuğunu attım
Sokaklara çıktım
insanlara gülümsedim