seni seçtim Hasan ifadem boyunca sana sesleneceğim müsaadenle başkasına bakındım da birkaç reçel şekerlenmeyelim diye durgunlaştı " yatış mahareti" mahlasıymış bir kavunun "gel tatlım" ı ilk kez o kullanmış bazen bana varlığım çok gelir Hasan ve aksi gibi dünya alanım dardır iplerde kuru kafa gibi sallanan beklentileri görmek gerçekliğimi inci’tir iki büklüm kıvranan gölgemi yakalamak üzereyim ille de başkasının olacakmış tanıdık şeyler bunlar bana güven veren amca hırkalarına soralım kim iki gölge ister hem? ölçü uyumunu geçtim benim hareketlerim bir duvarın önünden arkasına anbean tüm katılığını geçmekten ibaret öyle yumuşak huylu değildi sevdiklerim birinde içim dışıma taşındı diğerinde gözlerim mecburmuş avizesiz, fırça izli tavana düşmeye bir yerlerde değilsem, belki o yer olmuşumdur Hasan şimdi köklerime emir veren bir komutan havada uçuyor birkaç değişim için elbette canımın inadıyla varım yesin de büyüsün, kemik yemese ot yer, ot yemese kendini yer güvercin herkesin rızkı, çarmıhına göre bilirsin uçma demişken yorgunluk kovuyorum derimden kanatlanan kim bilir kaçıncı sefer oldu da değiştirdim saatimi yiyen güveyi? bunları sana anlatmamın sebebi güneşin batışını kasketine dokunarak izlediğini hayal etmemdir kasket demişken köy kokusuna tezekten deseler de aldırma ineği bilmeyenden medet mi umacağız? ben holştayn bir buzağıya ismimi verdim mavi boncukları ve çanının sesinde saydı beni dağılmadım henüz ipliğinden bence güzel bir çift oluruz senle Hasan, evet de de dedeme gidelim
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
ilk cümlede kulağımı tırmalayan bir şey var sanki...vurgunun tonunda bi sendelenmişlik..."seni seçtim hasan ismi"nde geçen 'ismi' kelimesi bana fazla gibi geldi...illa bir şey yazmak gerekiyorsa belki onun yerine 'seni' vurgusunun tekrarı burda daha hoş duracak gibi...ya da 'hasan'dan sonra hiçbir şey olmasın isterdim...
gözüme çarpan bu durum şiirin orta bi yerinde olsa görmezden gelirdim ama daha ilk cümlede tökezlediğim için söyleme ihtiyacı duyuyorum...
onun dışında şiirin bütünlüğüne diyecek bi sözüm yok...harikulade bir şiir...
Birkaç kez dile getirdim sanırım, şiir ve öykü yazma merakımın uzun bir geçmişi yok. Öyle olunca ilkin ben ne yaziyorum ya da neden yazıyorum sorusu eksik değildi. Yazıyoruz da ayıp mı oluyor bunca emek veren, yazan, çizen söz konusuyken düşüncesi de öyle. Özellikle şiir daha narin bir içeriğe sahip öyküye kıyasla. Dünyada tek bir insan olsa şiir yazar mıydı emin değilim, biraz da anlaşılır olmadan anlaşılma arzusudur belki. Bu nedenle bazen i mgeler içerisinde kaybolur şair. O bu mu derken ritm ve nefes kaybı da mümkündür. Çabuk koşan yorulur misali. Uzattım konuşmayı ama biraz bu işlere bulaşınca tuhaflığın mümkün olduğunu eleştirinin de en az edebiyat kadar inceliğe gereksinim duyduğunu fark ettim. Kelimelerin sahibiyim düşüncesi bazen kör de edebilir insanı, şiir içten içe gitmiştir haberi olmadan. Matematik iyidir, yapboz misali, otur aferin denilir yalnız. Bu nedenle ben her daim acemi kalmayı yeğliyorum. Böyle bir kibir, ne yazan, ne de okuyucu olarak benden uzak olsun dilerim.
Sonuç olarak kim ne düşünürse düşünsün önemi yok. Ben şiirime değer veren kıymetli bir edebiyat emekçisinin sözlerini büyük bir memnuniyetle karşılıyorum. Ve içindeki iyiliğin az rastlanırlığını da biliyorum.
Pek çok nedenle daha teşekkür ederim Gule. Sevgiler, selamlar Germany'e.
şair belki kendi şiirinde bizim görmediğimiz, bilmediğimiz, algılayamadığımız ya da bi sis perdesi aralayarak bazı anlamlar, tonlar yükleyebilir kelimelerine, bazı boşluklar da bırakabilir okura...bu çok doğal...o anki duygusu illa ki çok farklıdır, çok özeldir okurdan...hani ben bir şey derim, bir başkası başka bir şey der...siz yine kendi doğru bildiğinizi, ya da sizin kulağınıza fısıldayan cümlelerinizden vazgeçmeyin...ben dedim diye değil de, hani kendi çizginiz doğrultusunda hareket edin...bu şiirin makasla kırpılıp budanması gibi olur ki bunu da istemem...
şimdi diyeceksiniz ki 'ne yapsak olmuyor yaranamıyoruz arkadaş!':) öyle düşünmekte de haklısınız...'öyle değil, böyle değil! o zaman nasıl peki?' hani olur ya içinizden sitem edersiniz veya edenler olur, hatta diyebilirler de 'sen yaz da seni görelim!' buna da eyvallah...yani haksız sayılmazlar ama kalemini samimi, güçlü bulduğum ve güvendiğim sağlam şairlere gözüme çarpan bi şey olursa arada söylüyorum...
içimden geldiği gibi konuşmak istiyorum...çünkü öbür türlü gözünü kapatıp es geçmek olur ki şaire ve şiire bir faydası olmaz...onun için yazdım dediğim gibi sadece bir kelimeye takılarak...
anlayışınız için çok teşekkür ediyorum...keşke herkes sizin gibi okuru ve şiiri bu kadar ciddiye alsa...sevgiler...
Yer yer anlam kayıpları olduğunu söyleyen arkadaşımın bu önerisiyle değiştirmiştim. İlk dizeyi atlamışım demek. "Seni seçtim Hasan," olarak düzeltiyorum. Hasan ismi, bunu neden dediğimin açıklaması oldukça güç. Teşekkür ederim hem okuduğunuz hem de faydalı öneriniz için.
Birkaç kez dile getirdim sanırım, şiir ve öykü yazma merakımın uzun bir geçmişi yok. Öyle olunca ilkin ben ne yaziyorum ya da neden yazıyorum sorusu eksik değildi. Yazıyoruz da ayıp mı oluyor bunca emek veren, yazan, çizen söz konusuyken düşüncesi de öyle. Özellikle şiir daha narin bir içeriğe sahip öyküye kıyasla. Dünyada tek bir insan olsa şiir yazar mıydı emin değilim, biraz da anlaşılır olmadan anlaşılma arzusudur belki. Bu nedenle bazen i mgeler içerisinde kaybolur şair. O bu mu derken ritm ve nefes kaybı da mümkündür. Çabuk koşan yorulur misali. Uzattım konuşmayı ama biraz bu işlere bulaşınca tuhaflığın mümkün olduğunu eleştirinin de en az edebiyat kadar inceliğe gereksinim duyduğunu fark ettim. Kelimelerin sahibiyim düşüncesi bazen kör de edebilir insanı, şiir içten içe gitmiştir haberi olmadan. Matematik iyidir, yapboz misali, otur aferin denilir yalnız. Bu nedenle ben her daim acemi kalmayı yeğliyorum. Böyle bir kibir, ne yazan, ne de okuyucu olarak benden uzak olsun dilerim.
Sonuç olarak kim ne düşünürse düşünsün önemi yok. Ben şiirime değer veren kıymetli bir edebiyat emekçisinin sözlerini büyük bir memnuniyetle karşılıyorum. Ve içindeki iyiliğin az rastlanırlığını da biliyorum.
Pek çok nedenle daha teşekkür ederim Gule. Sevgiler, selamlar Germany'e.
şair belki kendi şiirinde bizim görmediğimiz, bilmediğimiz, algılayamadığımız ya da bi sis perdesi aralayarak bazı anlamlar, tonlar yükleyebilir kelimelerine, bazı boşluklar da bırakabilir okura...bu çok doğal...o anki duygusu illa ki çok farklıdır, çok özeldir okurdan...hani ben bir şey derim, bir başkası başka bir şey der...siz yine kendi doğru bildiğinizi, ya da sizin kulağınıza fısıldayan cümlelerinizden vazgeçmeyin...ben dedim diye değil de, hani kendi çizginiz doğrultusunda hareket edin...bu şiirin makasla kırpılıp budanması gibi olur ki bunu da istemem...
şimdi diyeceksiniz ki 'ne yapsak olmuyor yaranamıyoruz arkadaş!':) öyle düşünmekte de haklısınız...'öyle değil, böyle değil! o zaman nasıl peki?' hani olur ya içinizden sitem edersiniz veya edenler olur, hatta diyebilirler de 'sen yaz da seni görelim!' buna da eyvallah...yani haksız sayılmazlar ama kalemini samimi, güçlü bulduğum ve güvendiğim sağlam şairlere gözüme çarpan bi şey olursa arada söylüyorum...
içimden geldiği gibi konuşmak istiyorum...çünkü öbür türlü gözünü kapatıp es geçmek olur ki şaire ve şiire bir faydası olmaz...onun için yazdım dediğim gibi sadece bir kelimeye takılarak...
anlayışınız için çok teşekkür ediyorum...keşke herkes sizin gibi okuru ve şiiri bu kadar ciddiye alsa...sevgiler...
Yer yer anlam kayıpları olduğunu söyleyen arkadaşımın bu önerisiyle değiştirmiştim. İlk dizeyi atlamışım demek. "Seni seçtim Hasan," olarak düzeltiyorum. Hasan ismi, bunu neden dediğimin açıklaması oldukça güç. Teşekkür ederim hem okuduğunuz hem de faydalı öneriniz için.
Sayfanızda güzel bir eser beğeniyle okudum akıcı anlamlı ve duygu yüklü bir eser yazan yüreği canı gönülden kutlarım sayfanızda nice böyle güzel eserler görme dileğiyle kalemin daim ilhamın bol olsun selam ve sevgilerle kalın sağlıcakla
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.
Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.