5
Yorum
13
Beğeni
5,0
Puan
1688
Okunma

/...Ölümü kabul etmek ne zor şeymiş Cavidan,
Ne zormuş bir dirinin üstüne imge örtmesi.../
I-
Renkleri ispat edilemeyen zamanlarda
Beyaz bir sevgi sözcüğü öğrettiler bana Cavidan,
Kaç yıl sağdın anımsamıyorum
Yada kaç asır önce doğmuştu kadınlığın
Ve dahi
Kaç zaman önce kanıtlamıştın cehennemin siyahlığını
Sahi
Ne ara öldün sen Cavidan...
II-
Zamanı ispat edilemeyen renklerde
Devri geçkin bir acı öğrettiler bana Cavidan,
Mavinin özgürlüğünü
Grinin gökteki siyahlığını
Kırmızının ayrılığını,
Ve dahi
Her sesin bir rengi olduğunu,
Etekleri uçuştuğunda mesela bir yeni yetmenin
Yüreğinin sarı’yla dolduğunu
Yada
Çocukluğun grilere boyanmış bir deli’ye hapsolduğunu
Hepsinden tuhafı da
Doğmamış kız çocuklarının
Yetim turuncularda tutulduğunu,
Sahi
Dün yarını doğurur mu Cavidan ?
III-
Sevgisi ispat edilemeyen ayrılıklarda
Var’mış gibi yaşamayı öğrettiler bana Cavidan,
Miş’li geçmiş zaman kiplerinde
Hiç yaşa(n)mayan hikayeleri ;
Aynaların buğusuna
Di’li geçmiş var olan yoklar çizmeyi;
Öğrendiğim bir geçmişi
Duyul’muş zaman kiplerinde hapsettiler,
Di’si kaçık Bir şiir bu Cavidan
Miş’leriyle geç’miş’imizi ezdiler...
İkibinyirmibir’in Ocak’ı
Dubai...
5.0
100% (8)