KILIÇTAN KESKİNDİR GİDİŞİM




Gider gibi bir şey değil bu
Hani öyle ardıma baka baka gitmiyorum
Gözlerimde bir heyecan yok
Ne bir sıcaklık ne bir üşüme var içimde
Öyle dümdüz bir adamım işte
Kırık dökük hayallerin eşliğinde
Sesimde kısık bir veda türküsü
Boş satırlar savaşıyor şiirlerimde
Sen yazıyorsun ben siliyorum artık
Ara ara gidip gelmek gibi bir şey değil bu
Geçen her günün özetini sunuyorum sana
Bir zamanlar deli gibi andığım adını
Şimdi gizemli bir nedenle karalıyorum
Hepsi bembeyaz bir sayfa adına değil
Siyah düşlerimin hatırına gidiyorum
Neydi böylesine acı ya da çaresizlik?
Ağlıyor muydun Ağlatıyor mu?
bıçak gibi defalarca saplanıyor muydun?
Ne gerek her an delik deşik etmeye
Son vuruşlar geliyor şimdi aklıma
Bir film karesini diğerinden koparır gibi
Seni benden kılıç gibi kesiyorum.



Garip sözler çeler insanın aklını bazen
Unutuldum mu, unutulur muyum gibi
İnsanız hepimiz, olacaktır keşkelerimiz
İlerisini düşünmediğin zamanların
Gerisine düşeceksin biliyorum
Sen üzülme, ben öyle yaralamayı bilmem
Bir gün gelirsek seninle göz göze bil ki
Gözlerim de keskindir kılıcım gibi.



Ağır olur belki çektiğim bakışlarım
Olur da bir inada bağlarsın umutlarını
Sanırsın ki hala güler yüzlüyüm sana
Sanki yokluğundan ağlıyormuşum gibi
Yalan yanlış düşünceler gelmesin aklına
Yalan dedin de şimdi aklıma geldi
Hiç aşka bağlamış mıydın kendini?



Bir masal diyelim hepsine kırılmayalım
Gidenle kalana üzülmesin kimse
Tatlı bir hikaye gibi anlatılsın
Çöküp dizlerine dinlesin çocuklar
Keskin bir kılıçtan bahsetmiştim hani
Eski bir savaş gibi anlatma sakın
Arada ağlarlar susturamazsın belki
Sen üzülme küçüktür onlar duramazlar
Bittiğinde masal gülecektir hepsi.



Şimdi saklı bir gizemle
İçinden de olsa sende gülümse
Varınla yokluğun arasından bak bana
Ya da da kabul et hepsi eski bir hayal
Gök kubbenin yüce duaları adına
Kılıçtan keskindir gidişim
Gök mavisi gözlerimle hoşça kal.



.

Mert Zafer Cansever