Göğü saran yıldızlar sanki saçıma düştü,
Dudağımda beliren sancılı bir gülüştü.

Ucu yanık bir huzur sararken içimizi,
Yumuk eller nasıl da mest etti üçümüzü.

Kızım senin dünyaya gelişin bir lütuftu
Melek gibi günahsız bedeninse latifti.

Kızını topraklara gömen zihinler hasta,
Pişmanlık ateşiyle ömür boyunca yasta.

Saçının bir teline değmesin zalim eli
Kıymetsizlik olmasın kız doğmanın bedeli.

Pembe yanaklarından öptüm de doyamadım
Öyle çabuk büyüdün,günleri sayamadım.

Zaman belimi büktü ben de yaşlandım gülüm
Yaklaştıkça korkarım Allah’ın emri ölüm.

Yüzün hep gülsün diye Ayşegül dedim sana
Sen de üzmedin bizi hiçbir konudan yana.

Hep böyle merhametli vicdanı hür ol kızım
Yok iyimser olmaktan başka çıkar yol kızım.

Evimin bereketi, dilimde bitmez duam
Seninle şereflendi taçlandı güzel yuvam.

Sen benim dert ortağım gurur duyduğum yanım
Sevgi ile saygıyı hep yanyana koyanım.

Dilerim güzelliğin ahlakınla bezensin
İyilik denizinde kalbi ile yüzensin.

Cahilliğe inatla sonuna kadar oku
İlimi irfanı al, aşk tezgahında doku.

Ancak böyle şad olur, atalarımın ruhu
Okudukça önleriz yanlış yapan güruhu.