0
Yorum
10
Beğeni
0,0
Puan
492
Okunma
seni düşündüm yine
hiç aklımdan çıkmayan gülüşünü
gözlerini düşündüm
sesini
kirpiklerini
kırılgan kalbini
ve bir sokak ortasında kalmış gibiyim
seni aramakla geçen günlerde
seni özlediğim gecelerde
kendimi idam ettiğim yokluğunda kalıyordum
dünyanın tüm acılarını avucuma alıp
bir taşı sıkar gibi sıktım
taşa can verir gibi
anıları
özlemleri
çocuksu yanlarını
kalbime merhem ettim
yokluğunun hükmü altında kaldım
yasak bir mutluluğa
sessizce yasak şiirler okudum
şimdi sen
karşı cepheden bana savaş açmışsın sevgilim
kalbim top atışları altında kalmış
düşman tarafından kuşatılmışım
belki ölümle burun burunayım
belki ölmek için son kez
gülen gözlerini görmek için direniyorumdur
ve sensizlikte bir ölümdü
sensizlikte en ölümcül yanıydı kalbimin
ne zaman yağmur yüreğime inse
bir poyraz tenimde çiçek açıyor
neye benziyor özlemek
tarif edemem belki
bir darağacında
şarkı söylemek gibi
yada gür bir sesle slogan atmak gibi
sen attığım bir sloganda
özgürlüğe olan inancımdın
özgürlüğümden vurdular beni sevgilim
özgürlüğümden vurdular
sokak lambaları söner sönmez
bir sigara daha yakıyorum
it gibi korkuyorum karanlıktan
it gibi titiriyorum
sanki dilsiz kalmış kalbim
evinin yolunu şaşırmış
bir kuşatma altında kalmışım
çıplak
üşümüş
dilsiz
şimdi sen
karşı cepheden bana savaş açmışsın sevgilim
bense karşında durup
boynuna sarılıyorum
saçlarını okşuyorum
kirpiklerinden öpüyorum
ne yitik bir ülkeydim
nede keşfedilmiş bir ülke
şimdi neremden vurmak istiyorsan vur beni
bir kar tanesi gibi kırılırım
kırılırım sesimi hiç kimse duymaz
şimdi bir ülke gibi
kalbimi versem sana
ellerimden tutar mısın
yüreğime karşılık
ellerimden tut sevgilim
ellerim sensiz
bulanık bir şarap gibi, küf kokuyor
ibrahim dalkılıç
17.09.2020
22.50 izmir